İTÜ’nün 248’inci yıl birincisi Hüseyin Umutcan Ay’ın mezuniyet töreninde kadına yönelik şiddet, yoksulluk ve gençlerin gelecek kaygılarına vurgu yaptığı konuşma gündeme oturdu.
4.0 ortalama ile İşletme Mühendisliği’nden Umutcan Ay, İTÜ’de yapılan diploma töreninde okul birincisi olarak konuşma yaptı.
Kadına yönelik şiddet, yoksulluk ve gençlerin gelecek kaygılarına vurgu yapan Ay’ın konuşmasını herkes alkışlayarak tebrik etti.
Ay’ın mezuniyet konuşması:
”Sorguladığınız şeyi öğrenmeye başlarsınız, öğrendiğiniz şey sizi bazen uykularınızdan da edebilir. Ben bu bedeli ağır bir şekilde ödedim. Ve şimdi sizlerle bu yükü paylaşmak istiyorum. Son bir yılım Türkiye’deki kadına şiddetin kökenini araştırmak ve buna bir çözüm üretmekle geçti. Ve sevgili arkadaşlarım ben artık haberleri takip edemiyorum. Çünkü sorunu biliyorum. Çözümü biliyor ve bu çözümü uygulayamıyorken; ben o ölen kadınların kanını elimden çıkaramıyorum. Benim bu yolda ödediğim bedel bu oldu. Fakat bu insanlığın ödediği bir bedelle kıyaslanamaz mı?
Sadece sorun bu mu? Asgari ücretle 4 kişilik ailesini geçindiremediği için intihar eden o güzel insanları görürsünüz. O kadar da uzağa gitmeyin sıra arkadaşlarınıza bakın. Sırf deneyim elde edebilmek için haftanın 5 günü 5 kuruş para almadan şirketler tarafından sömürüldüklerini görürsünüz.
Gençlik varsa, Umut var!
Kızımın İTÜ'den mezuniyet töreninde ülkemizin geleceği için bir kez daha umutlandım. Çocuklarımızla gurur duydum. 248'inci yıl birincisi Hüseyin Umutcan Ay'a kulak verin 👇 pic.twitter.com/byfnAGxZow
— Arzu A. Çerkezoğlu (@ArzuCerkezoglu) September 13, 2021
Bir de son olarak potansiyel geleceğinize bakın. Orada sırf iş bulamadığı için asgari ücrete mühendislik ve mimarlık yapan akranlarınızı görürsünüz. Karanlıkta olduğumuzu düşünüyoruz biliyorum. Aynı zamanda korkuyoruz da. Sorunları biliyoruz peki çözüm ne? Kaçmak mı? Belki de birileri bizim için herşeyi çözsün diye arkamıza yaslanıp beklemeliyiz. Ya da başımıza gelmediği sürece sorun yokmuş gibi de davranabiliriz.
Hayır, bunu üzülerek söylüyorum ki; bu yolda birbirimizden başka kimsemiz yok. Çünkü unutmayın ki herkes birgün ölür. Buna sizler de dahilsiniz saygıdeğer büyüklerim. Ve geriye kalan bizler ve bizim yetiştireceğimiz çocuklar hegemonların elinde yozlaşmış bu sistemi değiştireceğiz. Değiştirmeliyiz. ”