Akdeniz Üniversitesi’ndeki yurtlarda son üç ayda üç öğrencinin şüpheli şekilde yaşamını yitirmesinin ardında tarikat baskısı olduğu öne sürülüyor.
Konu CHP, İYİ Parti, HDP ve TİP tarafından Meclis gündemine taşınırken, CHP’li Aydın Özer intiharların yaşandığı yurtta Menzil tarikatına bağlı çalışanlarının olduğu, öğrencilerin taciz edildiğini, dini zorlama ve baskı altında oldukları iddiasını gündeme getirdi. HDP’li Züleyha Gülüm ise verdiği soru önergesinde “Öğrencilerin taleplerine rağmen yurtlara niçin kamera takılmamıştır?” diye sordu.

Antalya’da son 2 ay içerisinde yurtlarda kalan üç öğrencinin intihar ederek yaşamına son vermesi CHP, İYİ Parti, HDP ve TİP tarafından Meclis gündemine taşındı. Milletvekilleri, ölümlerin gerçekleştiği öğrenci yurtlarının menzil tarikatı kontrolünde olduğu iddialarına dikkat çekerek, intiharların araştırılmasını istedi.
Akdeniz Üniversitesi’nde (AÜ) okuyan ve Gençlik ve Spor Bakanlığı Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü’ne (KYGM) bağlı yurtlarda kalan Halil Gülcan 11 Mayıs’ta, Emre Kandemir 21 Mayıs’ta, Muhammed Kaya ise 10 Haziran’da yaşamına son verdi.
KYK’ya bağlı Elmalılı Hamdi Yazır Yurdu’nda peş peşe intihar ettiği haberleri üzerine Antalya Valiliği de kentteki öğrenci intiharları haberlerini doğruladı.
Olaylar sonrası Akdeniz Üniversitesi Dayanışması adlı öğrenci grubundan “Akdeniz Üniversitesi rektörlüğü ve yurt yönetimi üç maymunu oynuyor. Son bir ayda üç intiharın yaşandığı yurtta ‘manevi danışmanlık’ adı altında öğrencilerin suistimal edildiğini, tarikat örgütlenmelerinin önünün açıldığını biliyoruz” açıklaması yapıldı.
‘İntihar değil cinayet’
CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, resmi makamlardan yapılan açıklamaların tatmin edici olmadığını ifade ederek, intiharların araştırılması için Meclis’te komisyon kurulmasını talep etti.
Üç erkek öğrencinin kaldıkları yurtlarda hayatlarını kaybetmelerine ilişkin İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı’na da soru önergesi veren Özer, önergelerin gerekçesinde şu ifadelere yer verdi:
“Resmi kaynaklara göre üç öğrencinin de intihar ettiği, ölümlerinin ise kaldıkları Akdeniz Üniversitesi Kampüsü içindeki KYK yurtlarının üst katlarından düşmeleri sonucu gerçekleştiği kayda geçmiştir. Bununla birlikte bu genç ölümlerin intihar değil, cinayet olduğuna dair şüpheler de bulunmaktadır.”
İntiharlara ilişkin birçok soru işareti bulunduğunu söyleyen Özer “İntihar ettiği öne sürülen Muhammed Kaya’nın amcası Adnan Kaya tarafından gencin intihara karşı olduğu, bir süre önce annesini aradığı ve önceki intihar olaylarını anlatarak o öğrencilerin birileri tarafından aşağıya atıldığını söylediği ileri sürülmüştür.
Ayrıca yurt yönetiminin menzil tarikatının kontrolünde olduğu, bazı katlarda öğrencilerin dini zorlama ve birtakım tacizlere maruz kaldıkları da iddialar arasındadır. Yine iddialara göre; Bezm-i Alem Yurduna yaptığı ziyarette öğrencilerin çalınan eşyalar ve güvenlik için koridorlara kamera takılmasını istemeleri üzerine KYK Genel Müdür Yardımcısı ‘Bakanlığın kamera alacak bütçesi yok’ demiştir” iddialarını gündeme getirdi.
‘Öğrenci yurtlarındaki intihar ve şüpheli ölüm sayısı nedir?’
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, yaşanan intihar ve şüpheli ölümleri Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’na sordu. Kadıgil, araştırma komisyonu kurulmasını önerdi.
Konuya ilişkin TBMM Başkanlığı’na soru önergesi veren Kadıgil, Akdeniz Üniversitesine bağlı yurtlarda 40 günde yaşanılan 3 intihar vakası ve evinde intihar etmiş olarak bulunan öğrenciyi gündeme getirdi. Kadıgil, önergede Kasapoğlu’na “Son 5 yılda Türkiye genelinde KYK, vakıf ve özel yurtlarda yaşanan intihar ve şüpheli ölüm sayısı nedir?” diye sordu.
‘Öğrencilerin taleplerine rağmen niçin kamera takılmamıştır?
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de Meclis’e verdiği önergede “Öğrencilerin taleplerine rağmen yurtlara niçin kamera takılmamıştır?” diye sordu.
Gülüm, yanıtlanması istemiyle şu soruları yönlendirdi:
1) Bakanlığınıza bağlı Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinin barındığı Elmalı Hamdi Yazır KYK yurdunda yaşananlardan haberdar mısınız?
2) Muhammet Kaya isimli öğrencinin ölümünün ve yurtta yaşanan diğer şüpheli ölümlerin aydınlatılması için bir girişiminiz olacak mıdır? Yurt yönetimi ve çalışanları hakkında soruşturma yapılacak mıdır?
3) Öğrencilerin taleplerine rağmen yurtlara niçin kamera takılmamıştır? Öğrencilerin güvenliklerini sağlanmaya dönük bir girişiminiz olacak mıdır?
4) Öğrenci yurtlarındaki tarikat yapılanması iddiasını araştıracak mısınız?
Yurtlarda ‘manevi danışmanlık’ adı altında öğrencilerin istismar edilmesinin önlenmesi için bir denetim yapacak mısınız?
5) Son 5 yılda Kredi Yurtlar Kurumları’nda yaşanan şüpheli ölüm sayısı kaçtır? Yaşanan ölümlere ilişkin kaç soruşturma açılmıştır?”
Rektörlük, Valilik ve KYK’dan ‘kamera’ savunması
İntiharların ardından bir açıklama yayımlayan Akdeniz Üniversietsi Rektörlüğü, gerekli inceleme yapılması için geçtiğimiz hafta içerisinde komisyon kurulduğunu belirtti. Açıklamada, “Komisyonumuz sorumluluk ve yetki alanımızda olmamasına rağmen olayın aydınlatılabilmesi ve önleyici tedbirlerin alınabilmesi amacıyla çalışmalarını devam ettirecek” denildi.
Valilik açıklamasında ise “157 adedi Elmalılı Hamdi Yazır Yurt Müdürlüğü’nde olmak üzere KYGM’ye ait 14 yurdumuzda bin 435 kamera ve bunun yanı sıra fiziki unsurlarla da güvenlik tedbirleri sağlanmaktadır. Meydana gelen üç olay adli kayıtlarımıza intihar olarak geçmiştir” ifadeleri kullanıldı.
KYGM tarafından yapılan açıklamada da “Olayların meydana geldiği yurtlarımızda güvenlik kameraları 24 saat aktiftir, görüntüler incelenmek üzere ivedilikle ilgili makamlara teslim edilmiştir” denildi.