Latin Amerika’da parlamentoda 30 yıldır cinsiyet kotası uygulansa da bölgedeki kadınlar bugün hala siyasi şiddetle, dışlayıcı mekanizmalarla ve çocuk bakımını kadınların omzuna yükleyen bir kültürle karşı karşıya.
Latin Amerika’da parlamentoda 30 yıldır cinsiyet kotası uygulansa da bölgedeki kadınlar bugün hala siyasi şiddetle, dışlayıcı mekanizmalarla ve çocuk bakımını kadınların omzuna yükleyen bir kültürle karşı karşıya.Sonuç olarak, Latin Amerika’da kadınların siyasette temsilinde sadece belirli bir noktaya kadar ilerlenebildi.
Cinsiyet kotaları Latin Amerika ve Karayipler’deki çoğu ülkede uygulansa da ancak henüz bir eşitlikten söz etmek mümkün değil.
Çok uzun zaman önce, kadınlar Arjantin, Brezilya ve Şili gibi bölgenin en büyük ekonomilerine sahip ülkelere liderlik ediyordu. Şimdi, Karayipler dahil 33 ülkeden sadece ikisinde kadın başkan var. Kadın liderliğinin eksikliği kabinelerde ve yasama organlarında da kendini gösteriyor: Yüzde 40 veya 50 temsili zorunlu kılan kotalara rağmen, kadınlar bu pozisyonların üçte birinden daha azına sahip.
UN Women Latin Amerika bölge müdürü Maria-Noel Vaeza, “Taraflar, kotaları kadınların katılımı için asgari gereklilik değil, tavan olarak anlıyor” dedi. “Şimdi kota değil, cinsiyet eşitliği zamanı.”
Brezilya’da ise kadınlar kongrenin yalnızca yüzde 15’ini oluşturuyor. 1997’de belirlenen kotalar, ülke genelinde kadın temsilci sayısını artırsa da, bu artış komşularına göre sınırlı düzeyde kaldı.
Occidental College’da siyaset profesörü Jennifer Piscopo’ya göre, Şili’de yapılan araştırmalar, partilerin seçtikleri her kadın için ek fon almasına ilişkin bir düzenleme olmasına rağmen, kadınların hala erkek adaylara kıyasla partilerden, bankalardan ve bağışçılardan daha az para aldığını gösteriyor. “Kadınlar kendini gösteremediğinde, seçmenlerin tercihi otomatik olarak erkekten yana oluyor” diyor.
Parlamentolar Arası Birlik toplumsal cinsiyet uzmanı Mariana Duarte, “Latin Amerika, dünyaya eşitlik niyetine sahip olmanın iyi bir şey olduğunu gösterdi, ancak uygulamada boşluklar var” diyor.
Brezilya’da 2016 yılına kadar Senato odalarında onlara ayrılmış tuvaletleri bile yoktu, onun yerine yan taraftaki restorana gitmek zorunda kalıyorlardı.
Duarte, “Şeytan ayrıntıda gizlidir” diyor.
Başarı Öyküleri
Bu yılın başlarında, bölgedeki en az 10 ülke eşitliğe yönelik düzenlemeler yaparak mevcut kotaları daha etkili ve uygulanabilir hale getirdi. Kosta Rika’nın seçim yasası artık yüzde 50’si kadın olmayan oy pusulalarının kaydını reddediyor. Arjantin, Bolivya ve Ekvador da aynısını yaptı. Bazı ülkelerde siyasi partiler gönüllü olarak kotaları kendi iç düzenlemelerine de dahil etmeye başladı.
Bunların sonucuda az da bir ilerleme yaşandı. Partilerin kotalara uymasını zorunlu kılan anayasal reformların ardından, bu yıl Meksika’da 15 valilikten altısında kadın adaylar seçildi, bu ülke için rekor bir rakamdı. Şili’de, yeni anayasayası yazacak meclise yerli bir kadın siyasetçi liderlik ediyor. Yapılan bir düzenleme sayesinde seçmenler çoğunlukla kadın adaylara yöneldi -o kadar ki, yetersiz temsil edilen erkeklere yer açmak için 11 kadın meclisten ayrılmak zorunda kaldı.
“Hızlı bir artış yaşandı ancak siyasi ve kültürel değişim olduğunda süreç daha yavaş ilerliyor. Bu değişimin olmadığı yerde erkeklerin tekeli elinde bulundurmaya devam ettiğini görüyoruz” diyor Piscopo.
Maço kültürü
Pan Amerikan Sağlık Örgütü’nün 2019 verilerine göre, ‘maço kültürü’yle nam salmış Latin Amerika’da siyasi şiddet ve çevrimiçi taciz, kadınların siyasete katılımını engelleyen iki caydırıcı etmen olarak karşımıza çıkıyor.
Taban örgütlenmeleri ve feminist gruplar çoğu zaman seçim süreçlerinde kadın adaylara destek ağı sunuyor ancak çok daha fazlasını yapabilirler. Bu yıl Meksika’da “Aúna” adlı platform yedi kadın adayın seçimleri kazanmasına yardımcı oldu -ancak grubun desteklediği 50 kişiden 25’i sonunda Mariana Orozco da dahil olmak üzere yarıştan çekilmeye karar verdi.
“Kendimi yolda bir bebekle, bu ülkenin kadınlara dayattığı taleplerle, siyasi hayatı kuşatan şiddetin içinde hayal ettim… Bunu yaşamak istemedim” diyor Orozco.
Kaynak: Bloomberg