Dünyanın gözü, Glasgow’da 120’ye yakın liderin yanı sıra 30 bin kişinin katılacağı İklim Değişikliği Konferansı’nda. Dünya liderleri ‘küresel çevre kriziyle’ ilgili hangi mesajları verdi ve taahhütleri neler oldu?
İskoçya’nın Glasgow kentinde 31 Ekim’de başlayan ve 12 Kasım’a kadar devam edecek olan 26. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP26), ‘dünya için son şansımız’ olarak tanımlanıyor.
Glasgow’daki İskoç Etkinlik Kampüsü’nde (SEC) gerçekleşecek konferansa dünya liderlerinin yanı sıra 30 bin kişinin katılması bekleniyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, açılış konuşmasında, sera gazı salımının derhal azaltılması gerektiğini vurgulayarak, “Fosil yakıtlara bağımlılığımız insanlığı uçurumun eşiğine sürüklüyor” dedi.
Antonio Guterres, küresel ısınmaya referansla “Ya biz onu durduracağız ya da o bizi durduracak. Artık yeter deme vakti geldi. Kendimizi karbon ile öldürdüğümüz, doğaya tuvalet muamelesi yaptığımız, daha derinlerden maden çıkarıp yaktığımız yeter. Kendi mezarımızı kazıyoruz” dedi.
Ülkeler ne mesaj veriyor?
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, İngiltere’nin Uluslararası İklim Finansmanı taahhüdünü 2019’da iki kat artırarak 11,6 milyar sterline çıkardı, konferansta 1 milyar sterlinlik bir artış sözü verdi.
İklim değişikliği konusunda uyarıda bulunan Johnson, “İnsanlık iklim değişikliği konusunda zamanını çoktan aştı. Gece yarısına 1 dakika kaldı ve şimdi harekete geçmemiz gerekiyor” derken ekledi: “Bugün iklim değişikliği konusunda ciddi olmazsak yarın çocuklarımız için çok geç olacak.”
Ancak, Johnson, Glasgow’un bulunduğu İskoçya’dan İngiltere’ye özel uçakla dönünce, İngiltere basını ve COP26 aktivistleri tarafından samimi olmamakla suçlandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise dünyanın en büyük sera gazı emisyonunu gerçekleştiren ülkeleri küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyle sınırlandırılması hedefine ulaşmak için zirve bitmeden 15 gün içinde önerilerde bulunmaya çağırdı.
Macron, zengin ülkelerin iklimle ilgili sorunların çözümü için mali katkılarda bulunması gerektiğini belirtti.
Merkel’den Paris Anlaşması uyarısı
Almanya Başbakanı Merkel, iklim hedeflerine ulaşmada dünyanın birçok ülkesinde geri kalındığını belirtirterek, Paris İklim Anlaşması’nı imzalayan ülkeler tarafından belirlenen sera gazı azaltma hedeflerinin, “Paris’te üzerinde mutabık kalınan değerlerle uyuşmuyor” dedi.
İklim değişikliğinin etkilerinin “yıkıcı olduğunun” bilindiğini söyleyen Merkel, “Biz Paris İklim Anlaşmasını uygulayabiliriz ve uygulamamız gerekiyor. Bunu bu yüzyılın içinde değil, G20 ülkelerinin söylediği gibi 21. yüzyılın ortasına kadar yapmamız gerekiyor.” dedi.
ABD Başkanı Joe Biden ülkesinin, 2030 yılına dek, 2005’teki verileri ile kıyaslandığında, sera gazı salımını yüzde 50 ila 52 oranında azaltılmış olacağı öngörüsünde bulundu.
Biden, yükselen enerji fiyatlarını da örnek vererek, yeşil enerji kaynaklarına yönelmenin, dünya ekonomisi için büyük bir fırsat olduğunu söyledi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, küresel bir karbon piyasasının emisyonları azaltabileceğine işaret ederek, “Karbona bir fiyat verin. Doğa artık o bedeli ödeyemez.” ifadelerini kullandı.
“Burada hepimiz tarihin doğru tarafında olmak istiyoruz. İşte bu yüzden hepimizi küresel ısınmayı 1,5 santigrat derece ile sınırlamak için ne gerekiyorsa yapmaya çağırıyorum ve bunu yapabiliriz.” diyen von der Leyen, Avrupa’nın, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda belirlenen, 2050’ye kadar kıtayı iklime zarar vermeyen bir hale getirme hedefini yakalamak için çalıştığını söyledi.
Von der Leyen, tüm ülkelerin “net sıfıra” ulaşma yarışını hızlandırması gerektiğine dikkati çekerek, “Her şeyden önce, 2030’a kadar emisyonları azaltmak için güçlü taahhütler vermeliyiz. 2050’ye kadar net sıfır iyi bir hedef ama yeterli değil. Bu on yıl içerisinde somut eyleme ihtiyacımız var.” diye konuştu.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi, 2030’a kadar fosil olmayan enerji kapasitesinin 500 GW’a ulaşacağına işaret ederek, “net sıfır” karbon emisyonu hedefini 2070’de gerçekleştirmeyi amaçladıklarını söyledi.
Hindistan’ın 2030’a kadar enerji ihtiyacının yüzde 50’sini yenilenebilir enerjiden karşılayacağını vurgulayan Modi, “Öngörülen toplam karbon emisyonları 2030’a kadar 1 milyar ton azalacak.” dedi.
Barbados Başbakanı Mia Mottley, son yıllarda zengin ülkelerin merkez bankaları tarafından küresel ekonomiye pompalanan büyük meblağları iklim yardımı için harcanan paralarla karşılaştırdı.
“Dünyanın üçte biri refah içinde, üçte ikisi denizler altında yaşıyorsa ve refahımız için korkunç tehditlerle karşı karşıya kalırsa, barış ve refah olabilir mi?” dedi.
Emisyonda ülke olarak en büyük payı olan Çin lideri Xi Jinping Glasgow’a gelmedi. COP26 iklim konferansına yaptığı yazılı açıklamada, gelişmiş ülkeleri iklim kriziyle mücadelede “gelişmekte olan ülkelerin daha iyisini yapmalarına yardımcı olmak için destek sağlamaya” çağırdı ve herhangi bir yeni önemli taahhütte bulunmadı.
Çin’in yanı sıra Suudi Arabistan, Rusya ve Avustralya dahil büyük fosil yakıt üreticileri de taahhütlerini güçlendirmeyi reddediyor. Brezilya ise hala Amazon ormanlarını kesmeyi sürdürüyor.