Üçüncü kez seçimlerden birinci çıkan Justin Trudeau, yine Kanada’nın başbakanı seçildi. Kendini her fırsatta ‘feminist’ olarak tanımlayan Trudeau cinsiyet eşitliği konusunda nasıl bir fark yarattı?
Gizem Evgin
Justin Trudeau, 2015’ten bu yana Kanada başbakanı ve 2013’ten bu yana da Liberal Parti’nin lideri olarak görev yapıyor. Pandeminin ortasında, Eylül başlarında yapılan seçimler, aslında Kanadalılar için erken ve beklenmeyen bir seçimdi.
Analistler bunun Parlamentoda çoğunluğu elde etmek için oynanan bir kumar olduğunu söylüyor. Eğer öyleydiyse bile, Trudeau bunu başaramadı. Trudeau’nun 2013’ten beri liderliğini yaptığı Liberal Parti, Muhafazakar Parti ile yakın bir rekabet içindeydi. Trudeau, sandalyelerin çoğunluğunu elde edemediği için yasayı geçirmek için muhalefet partisine güvenmek zorunda kalacak.
Justin Trudeau’nun Feminist İmajı
Justin Trudeau, cinsiyet eşitliği bakış açısına sahip olarak tanınmış politikacılardan biri.
Haziran ayında cinsiyet eşitliğini yalnızca Kanada’da değil, dünya çapında ilerletmeye yönelik adımlarını açıkladı.
Trudeau, Nesiller Boyu Eşitlik Forumu’nun açılış töreninde dünya çapında cinsiyet eşitliğini iyileştirmek için 180 milyon dolar ayırdığını duyurdu. Hükümet, kadınların işgücüne tam katılımının önündeki engelleri kaldırmak için adımlar atarken, uygun fiyatlı ve yüksek kaliteli çocuk bakımına erişim sağlamak için Kanada çapında erken eğitim ve çocuk bakım sistemleri duyuruldu.
Ayrıca, uluslararası ücretsiz ve ücretli bakım işlerindeki eşitsizlikleri ele almak için Trudeau, düşük ve orta gelirli ülkeler için kadınların ekonomiye, eğitime ve kamusal yaşama katılım yeteneklerini artırmaya yardımcı olacak 100 milyon dolarlık yeni destek sağladı.
Trudeau ayrıca Nesiller Boyu Eşitlik Forumu’ndaki eylem koalisyonları aracılığıyla, parlamentolarda ve yasama organlarında cinsiyet eşitliğini ilerletmek için kadınlar ve kız çocukları için yaklaşık 80 milyon dolarlık yeni fon sağlandığını duyurdu.
Öte yandan, Kanada siyasetinde cinsiyet temsili hala büyük bir endişe kaynağı.
Siyasette kadın temsilinin artmasına ve siyasi partiler kadın aday sayısını artırmayı örgütsel ve siyasi bir amaç olarak belirlemelerine rağmen, kadınlar siyasette hala ciddi oranda yetersiz temsil ediliyor.
Son yıllarda Kanada Parlamentosu’nu toplumsal cinsiyete duyarlı ve aile dostu hale getirmek için çeşitli uygulamalar hayata geçirildi: Aileler için tam zamanlı ve kısa süreli çocuk bakım hizmeti, ayrılmış park yerleri ve alt değiştirme masalı tuvaletler, çocuklu parlamenterlere yardımcı olacak tesisler…
Buna rağmen, kadınlar Kanada’da hükümetin her düzeyinde yeterince temsil edilmemeye devam ediyor.
Pandemi süreci
Trudeau’nun liderliğinde Kanada, dünyanın en aşılı ülkelerinden biri haline geldi ve hükümet, karantina sırasında ekonomiyi ayakta tutmak için yüz milyarlarca dolar harcadı.
Trudeau ayrıca, muhalif muhafazakarların karşı çıktığı bir pozisyon olan, hava veya demiryolu ile seyahat eden Kanadalılar için aşıların zorunlu hale getirilmesini de destekliyor.
Salgın dünyanın dört bir yanındaki kadınlara zarar verirken, Justin Trudeau işgücü kıtlığını gidermek için bir dizi adım attı. 2021’in başlarındaki Dünya Kadınlar Günü’nde Trudeau, hükümetinin ekonomik toparlanma planlarının kadınların pandemi sürecinden az yara ile çıklamalarına yardımcı olacak şekilde şekillendirileceğini duyurdu.
Tüm bunlar bir kenara, Trudeau’yu sert bir şekilde eleştiren bir topluluk da mevcut. Özellikle, tüm seçim kampanyası aşıların önemi üzerine yoğunlaşırken, profesyonel sporcuların aşı olmadan sınırı geçebileceklerine karar vermesi, kamuoyunda tepki yarattı.