“Kadın Yoksulluğuna Hayır” buluşmalarının sonucuna ilişkin açıklama yapan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “Kadın yoksulluğunu yenmek için, yoksulluğu kız çocuklarına miras bırakan bu düzenin değişmesi şarttır” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, “Kadınlar İçin Adalet” başlığı altında “Kadın Yoksulluğuna Hayır” çalışmasını başlatmıştı. Bu kapsamda, 13 Nisan’da tekstil atölyelerinden parça başı iş yapan kadınlar ve roman kadınlar, 14 Nisan’da Midye dolması yapan kadınlar ile seyyar satıcı, tandır ekmeği yapan, kadınlar, 15 Nisan Aydın’da Çilek tarlasında çalışan kadınlar ile atölyelerde çalışan kadınlar ziyaret edildi.
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “Kadın Yoksulluğuna Hayır” buluşmalarının sonuçlarına ilişkin Meclis’te açıklama yaptı.
Halkın gittikçe yoksullaştığını belirten Acar Başaran, bu durumdan en çok kadınların etkilendiğini belirterek şunları söyledi:
“Bir tarafta yoksulluk gittikçe ağırlaşıyor, insanlar ceplerindeki son parayı en yakınlarına bırakarak intihar ediyor; bir tarafta zenginler gittikçe zenginleşiyor. Öyle bir durumdayız ki, iktidar destekçileri bile türlü yollar bularak, hizmet pasaportları ile ülkeyi terk ediyorlar. Orada yaşanan usulsüzlükler bir tarafa, bu durum gösteriyor ki artık AKP’liler bile bu ülkeyi yaşanılabilir bir ülke olarak görmüyor. Zamanlar, mekânlar, biçimler farklı olsa da kadın yoksulluğunun nedenleri ve yarattığı sonuçlar her yerde aynı. Ve elbette ki kadınların mahkûm edilmek istendiği bu yoksulluğun temelinde erkek egemen zihniyet ve kadın düşmanı politikalar bulunuyor.”
“Yılmadan direnen kadınlar var”
Acar Başaran, “Yoksulluğun kadınlaşmasına izin vermeyeceğiz. Kadınları istihdam alanının dışında tutarak ekonomik anlamda erkeğe bağımlı hale getirmek isteyen, ucuz iş gücü olarak gören, her türlü emek sömürüsüne maruz bırakan, Kod-29 ile kadınları hedef alan işverenleri koruyan, güvencesiz işlerde merdiven altı çalışmak zorunda bırakarak kadın düşmanlığını her defasında tescilleyen erkek egemen ittifakın karşısında; bu ittifakın her türlü saldırısı karşısında susmayan, yılmadan direnen, yaşamını idame ettirmeye çalışan kadınlar var” ifadelerini kullandı.
“Müzisyen kadınlar derin bir yoksulluğun içinde”
HDP’li vekil, sokak müzisyenlerinin özellikle pandemi döneminde artan sorunlarına da değindi.
“Kadın müzisyenler diyor ki; ‘İş anlaşmalarımız yarım saat öncesinde keyfi olarak feshedilebiliyor, gecede en fazla 150-200 TL kazanıyoruz ancak ulaşımımız, yemeğimiz, barınmamız karşılanmadığı için gecenin sonunda cebimizde 60 TL kalabiliyor. Çalıştığımız yerlerde taciz ve mobbing ile karşı karşıya kalıyoruz. Kıyafetlerimiz bile tartışma konusu oluyor.’ Ve olağan koşullarda bile çalışma şartları zor olan müzisyen kadınlar, kendilerini pandemi ile derin bir yoksulluğun içinde buldu.”
Tekstil emekçisi kadınların sorunları
Kayıt dışı ve güvencesiz bir şekilde çalışan bir başka grup olan parça başı iş yaparak geçimlerini sağlamaya çalışan tekstil emekçisi kadınları hatırlatan Acar Başaran, şunları söyledi:
Tekstil ve benzeri sektörlerde evlere ya da küçük atölyelere iş veriliyor ve bu işleri ağırlıkla kadınlar yapıyor. Bu kadınlar 100 parça karşılığında sadece 10 TL alıyorlar, sadece 10 TL. Ve tabii o 10 TL’yi almaları da işverenin insafına kalıyor çoğu zaman. Bir gün boyunca hijyen koşullarından yoksun, karanlık bir depoda elleriniz parçalanarak çalışıyorsunuz ve şansınız varsa, işvereniniz ‘insaflıysa’ 10 TL alıyorsunuz. Tabii gün burada da bitmiyor çoğu için. Evde hasta ya da işsiz bir eşin sorumluluğu da yine bu kadınların omuzlarında. Tekstil emekçisi parça başı işi yapan kadınlara uygun, kayıtlı ve güvenceli iş koşulları sağlanmalı. Sağlık güvencesi olmalı.
Tarım işçisi kadınlar
Son derece kötü şartlarda çalışmak zorunda bırakılan tarım işçisi kadınların durumunu aktaran Acar Başaran, “Molaları kısa olan, yemek ve sularını evlerinden getiren, hijyensiz, tuvaletin dahi olmadığı ortamlarda günlük 70 liraya güvencesiz ve sigortasız bir şekilde çilek tarlasında çalışan, çoğunluğu Kürt ve Suriyeli olan mobbinge maruz bırakılan kadınların sesi olacağımıza söz verdik” dedi.
Kaynak: Gazete Karınca