İran’da başörtüsü takmayan kadınların tespit edilmesi için yüz tanıma algoritmaların kullanılmaya başlandığı iddia edildi.

16 Eylül 2022’de İran’da başörtüsü nedeniyle gözaltına alınan ve şüpheli bir biçimde ölen Mahsa Amini’nin ardından halk rejime karşı ayaklanmış, pek çok insan hapse atılmış, idam edilmiş ve ülke çapında yasaklar başlamıştı.
Daha önce herhangi bir ahlak polisiyle karşılaşmamış olan kadınlar dahi kılık-kıyafet kurallarına uymadıkları gerekçesiyle tutuklanmaya başladı. İddiaya göre İran, başörtüsü takmayan kadınları güvenlik kameraları ve sosyal medya, televizyonlar gibi haber kaynaklarından topladığı görüntülerle tespit ediyor.
Kadınların evine bakın ve tutuklama
Wired’ta yer alan habere göre başörtüsü takmayanları bir yüz tanıma algoritması yardımıyla tespit eden İran Hükümeti, birkaç gün içerisinde kadınların evine baskın yapıyor ve tutukluyor.
Oxford Üniversitesi’nde İran’da ifade özgürlüğü konu başlıklı bir araştırma çalışmasına göre İran Hükümeti, 2015 yılından beri kurallara uymayan ve hükümete muhalif görüşlere sahip olan kişileri tespit etmek için oluşturduğu ulusal kimlik veritabanını aktif bir şekilde kullanıyor.
Oxford Üniversitesi’nde İran’da ifade özgürlüğü üzerine çalışan Mahsa Alimardani’ye göre, İran hükümeti bilgisayarlı bir gözetleme sistemi geliştirmek için yıllarını harcadı. Ülkenin 2015 yılında oluşturulan ulusal kimlik veri tabanı, yüz taramaları da dahil olmak üzere biyometrik bilgiler içeriyor ve ulusal kimlik kartları oluşturmak ve hükümetin asi olarak gördüğü kişileri belirlemek için kullanılıyor.