İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama Müdürlüğü’nde bir ay önce kurulan Bisiklet Şefliği birimine, 12 yıldır müdürlükte şehir planlamacısı olarak çalışan ve Ümraniye’deki evinden Bakırköy’deki işyerine Marmaray’ı kullanarak katlanır bisikletiyle giden Rukiye Demirci “Bisiklet Şefi” olarak atandı.
Bu yılın başında İBB bisiklet kullanıcılarını, dernekleri, sivil toplum kuruluşlarını çağırdığı bir bisiklet çalıştayı yaptı. Bisikletli ulaşım farkındalığının arttırılmasında hemfikir olan çalıştay katılımcılarının vardığı bir diğer sonuç ise bunun için ayrı bir birim kurulması oldu ve yaklaşık bir ay önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama Müdürlüğü’nde bir ay önce Bisiklet Şefliği birimi kuruldu.
12 yıldır müdürlükte şehir planlamacısı olarak çalışan ve Ümraniye’deki evinden Bakırköy’deki işyerine Marmaray’ı kullanarak katlanır bisikletiyle giden Rukiye Demirci, yeni kurulan birime Bisiklet Şefi olarak atandı.
Demirci “Binalara tıkılıp kalıyoruz. Bir de trafik çekiyoruz. Telaşlı bir hayatımız var. Bisiklet ise beni dengeliyor. Hayat ritmini düzenliyor. Özgüven hissi veriyor insana. Ve bence çok entelektüel bir ulaşım aracı” diyor.
Demirci 37 yaşında bir şehir plancısı. Aynı zamanda profesyonel olarak resim yapıyor. Geçen yıl ilk kişisel sergisini Caddebostan Kültür Merkezi’nde açtı.
Ama onun asıl özelliği bisiklete olan tutkusu. Katlanan bisikletini bir çanta gibi gittiği her yere, hatta işyerinde bile yanında taşıyan Demirci 6 yıldır İstanbul’da bisiklet kullanıyor. 3 yıldır, iki yaka arasında işe bisikletiyle giden Demirci, neden bu görevde olduğunu şöyle aktarıyor: “Bisikleti ulaşım aracı olarak kullanan biri olduğum ve bisikletli ulaşımın sorunlarına hâkim olduğum için karar verici ve yönlendirici bir pozisyonda olmak istedim.”
“Farkındalık artırılmalı”
Demirci için bisiklet, hızla akan hayatta yavaşça süzülmek demek. Demirci’ye göre güvenli bir bisiklet sürüşü için öncelikle “bisiklet yolu” değil “bisikletli ulaşım” farkındalığının artırılması gerektiğini söylüyor.
İstanbul’da bisiklet kullanırken karşılaştığı sorunları ise şöyle özetliyor Demirci:
“Güzergâha göre değişiyor. Ümraniye’den Kadıköy’e bisikletle giderken Göztepe’ye kadar çok sıkıntılı bir yolculuk yapıyorum. Göztepe’den sonra rahatlıyorum. Hem çevresel faktörler hem de kültürel farklılıklar devreye giriyor. Ümraniye’de araç sürücüleri bisiklete alışık değil. Minibüs, otobüs şoförlerinin mesafeyi korumamasından kaynaklanan sorunlar yaşıyorum. “Kaldırımdan gitsene”, “Bir sen eksiktin yolda” diyorlar. Çok sabırsızlar. Bisiklet maksimum 25 kilometre hızla giden bir araç. O yüzden sağ şerit bizim hakkımız, hakkımızı da söke söke alırız!”
Kaynak: Hürriyet