Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na (KCDP) açılan kapatma davasının üçüncü duruşmasında erkek şiddeti sonucu yaşamını kaybeden kadınların yakınları ve şiddet mağdurları tanık olarak ifade verdi. Derneğe destek vermek isteyenlerin davaya müdahillik talepleri reddedildi dava 13 Eylül’e ertelendi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği’nin, kanun ve ahlaka aykırı faaliyetlerde bulunduğu iddiasıyla açılan kapatma davasına dün 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
Çok sayıda avukat, çeşitli baroların kadın hakları ve LGBTİ+ merkezleri, kadın dernekleri, KESK, TİHV gibi örgütler, İrlanda, Finlandiya, Fransa ve Hollanda konsolosluklarından gözlemciler ve platformun destek olduğu çok sayıda aile duruşmada hazır bulundu.
Dernek, duruşma öncesi İstanbul’daki Çağlayan Adliyesi önünde bir basın açıklaması düzenlendi. Derneğinin temsilcisi Gülsüm Kav, “Hayatı çalınan her kadının hesabını soracağız” dedi.
Platformun Genel Sekreteri Fidan Ataselim ise bu davanın bütün kadınların davası olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Yakında seçimler var. Hani Yeniden Refah Partisi temsilcileri açıklıyor ya? Kadının beyanı esas alınmamalıymış. Mirastan faydalanmamalıymış, nafaka almamalıymış. Liste uzun arkadaşlar, liste uzun. Sadece tek bir kanun konusu bile değil. Medeni Kanun konusu, modern haklar konusu bir ülkenin medeniyeti söz konusu. Bu yüzden 14 Mayıs’taki seçimde 6284 diyerek oylarımızı kullanacağız. Kadınların seçimini onlara göstereceğiz. Onları tarihe gömeceğiz.”
“Devletten görmediğimiz desteği gördük“
Yoğun katılımdan ötürü İstanbul 15’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, erkek şiddeti sonucu yaşamını kaybeden kadınların yakınları ve şiddet mağdurları tanık olarak ifade verdi. Tanıklar, devletten görmedikleri desteği platformdan gördüklerini söyledi.
Diken’den Canan Coşkun’un aktarımlarına göre, tanık olarak ilk sözü 2013’te boşanmak istediği eşi tarafından öldürülen Muhterem Göçmen’in yeğeni İrem Karlıdağ aldı. Karlıdağ, teyzesinin gözleri önünde öldürüldüğünü aktararak “Teyzem öldürüldükten sonra bu dernek bizi yalnız hissettirmedi. Bu platformun kapatılmasını istemiyorum” dedi.
‘Adalet Bakanlığı’ndan bir yarar görmedim’
2019’da Çankaya Üniversitesi’nde öğrencisi tarafından öldürülen akademisyen Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar şunları söyledi: “Kızım kopyacı biri tarafından katledildi. Kızım katledildikten sonra ve öncesinde takip ettiğim bir sivil toplum kuruluşuydu Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu. Adalet Bakanlığı’nın mağdur hakları birimi var ama bir yararını görmedim, ama platform cinayete kurban giden kadınlara adalet arayışında yardım ettiği için buraya gelip onlara destek verme sorumluluğu hissettim.”
Bir sonraki duruşma 13 Eylül’de
Duruşmada, derneğe destek vermek isteyenlerin davaya müdahillik talepleri reddedilerek duruşma 13 Eylül’e ertelendi.
Dernek hakkında “kadın haklarını koruma kisvesi altında aile mefhumunu yok sayarak aile yapısını parçaladığı” iddiasıyla yapılan şikayetler gerekçe gösterilerek açılan davada, “kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürüttüğü” iddiasıyla derneğin feshi isteniyor.
Platform verilerine göre dava başladığından bu yana 265 kadın öldürüldü.