Pınar Gültekin davasında fail Cemal Metin Avcı’ya “haksız tahrik indirimi” verilmesi, kadın cinayetlerinde verilen mahkeme kararlarını bir kez daha tartışmaya açtı. Kadın hakları savunucuları, uygulamanın hukuki dayanağı olmadığı görüşünde.

Önceki gün görülen Pınar Gültekin davasında fail Cemal Metin Avcı’ya “haksız tahrik indirimi” verilmesi, kadın cinayetlerinde verilen mahkeme kararlarını bir kez daha tartışmaya açtı.
Kadın hakları savunucuları, uygulamanın hukuki dayanağı olmadığı görüşünde ortaklaşıyor.
DW Türkçe’den Burcu Karakaş’a konuşan Eşitlik için Kadın Platformu’ndan (EŞİK) avukat Selin Nakıpoğlu, Pınar Gültekin cinayetinde ısrarlı takiple başlayan bir suç zinciri olduğunu, tüm aşamaların planlandığını ve haksız tahrik indirimine yer olamayacağını vurguluyor.
Mahkemenin kararını eleştiren Nakıpoğlu, “Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi oybirliği ile şunu dedi: ‘Biraz hak etmiş Pınar’. Nereden bunu söyleyebiliyoruz? Çünkü bu kadar tasarlamanın olduğu bir cinayette haksız tahrik indirim sebebi bulabiliyor” diyor.
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’ndan avukat Esra Baş Erbaş‘a göre, erkek şiddeti vakalarında faillere haksız tahrik indirimi verilmesinin hukuki dayanağı yok. Erbaş, “Neyin haksız tahrik olduğu karar vericilerin bakış açısıyla şekilleniyor. Geleneksel erkek-kadın rollerinden beslenen görüş açısı baskın olduğu zaman kadınların en ufak hareketi erkekte infial yaratıyormuş gibi kabul edilebiliyor. Egemen yargıya göre bir erkek çok kolay tahrik olabilir ve öfkelenebilir. Dolayısıyla da suç işleyebilir” değerlendirmesini yapıyor.
Avukat Selin Nakıpoğlu da özellikle 2000’li yılların başında çok sayıda haksız tahrik indirimine dayanan kararlar verildiğini hatırlatıyor. “Bunu biz ‘erkeklik indirimi’ olarak özetliyorduk. Sonra kadın hareketinin kampanyaları doğrultusunda bu kararlar verilmemeye başlandı” diye ekliyor.
Nakıpoğlu’nun işaret ettiği dönem en çok tartışma yaratan kararlardan biri, Adana’da verilmişti.
Adana’da eşi O.C.’yi 21 Mayıs 2007’de katleden H.İ.U. savunması sırasında O.C.’nin kendisini aldattığından şüphelendiğini söyledi. Olay günü bahçeden kaçan bir adam gördüğünü, o sırada eşinin üstünde beyaz tayt ve beyaz tişört olduğunu ifade etti. Katile ağırlaştırılmış müebbet cezası veren Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi, cinayetin tahrik altında işlediği gerekçesiyle cezayı 24 yıla indirdi. Heyet ayrıca, H.İ.U.’nun “pişman olup teslim olması” nedeniyle iki sene daha indirime gitti ve cezayı 22 yıl hapse düşürüldü.
Avukat Esra Baş Erbaş, başta İstanbul Sözleşmesi olmak üzere uluslararası sözleşmelerde göre, kadına yönelik suçların etkili bir şekilde soruşturulması, kovuşturulması ve faillerin etkili bir şekilde cezalandırılması gerektiğinin belirtildiğini vurguluyor.
Erbaş, “Yargı süreçleri etkili işletilmediğinde kamuoyuna yansıyan ucube, insanı utandıran, akıl almaz kararlar ortaya çıkıyor” diyor.
Kadın cinayetlerinde verilen ‘haksız tahrik’ indirimi nedir?
Kadın cinayeti davalarında katillere “haksız tahrik indirimi” verilmesi, uzun süredir kamuoyu gündemini meşgul eden tartışmalardan biri.
Türk Ceza Kanunu’nun “Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler” bölümünün “haksız tahrik” kısmını düzenleyen 29. maddesinde, “Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 18 yıldan 24 yıla ve müebbet hapis cezası yerine 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir” deniliyor.
Ne olmuştu?
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin 16 Temmuz 2020 tarihinde kaybolmuş, Gültekin’in yanmış cesedi beş gün sonra ormanlık bir alanda bulunmuştu. Eski sevgilisi Cemal Metin Avcı, kısa bir süre sonra Gültekin’in öldürülmesine ilişkin açılan soruşturma kapsamında “canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürmek” suçlamasıyla tutuklandı.
Sanık, dava süresince haksız tahrik indiriminden yararlanmak için Gültekin hakkında “Tehdit etti” ya da “Bıçak çekti” gibi iddialarda bulunarak savunma değiştirdi. 27 yaşındaki Gültekin’i boğarak öldürdüğünü, cesedini varile koyup yaktığını ve üzerine beton döktüğünü itiraf eden Avcı’nın yargılandığı davada dün karar çıktı.
Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Avcı’nın cezasında haksız tahrik indirimine giderek 23 yıl hapis cezası verdi. Sanık Avcı, 13 yıl sonra hapishaneden çıkabilecek.
Kaynak: DW Türkçe