Mor Dayanışma, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, SOL Feminist Hareket dahil birçok feminist örgüt, kadın yoksulluğuna, ücret eşitsizliğine ve erkek şiddetine karşı mücadeleyi büyütmek için tüm kadınları 1 Mayıs’a çağırdı.

Ekonomik kriz kadın yoksulluğunu daha ciddi boyutlara ulaştırırken kadınlar, güvenceli iş, insan onuruna yaraşır ve eşit ücret talepleriyle 1 Mayıs’ta meydanları dolduracak.
SOL Feminist Hareket, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) ve Mor Dayanışma üyeleri BirGün’e yaptığı açıklamada “Her alanda yaşadığımız ayrımcılığa ve şiddete karşı omuz omuza sokaklardayız” dedi.
Sol Feminist Hareket üyeleri adına konuşan Fatoş Erol, kadınları sokaklarda birlikte direnmeye çağırarak şunları söyledi:
“Siyasal İslamcı rejimin politikaları sonucunda bugün yaşadığımız ağır ekonomik kriz ortamında bu ülkenin emekçileri açlık sınırında yaşamaya mahkûm edildi. Rejimin yarattığı yoksulluk ve şiddet ortamında kadınların emeğinin de gün geçtikçe değersizleştiği, kadınların güvencesiz işlerde istihdam edildiği, ev içi emeklerinin, bakım emeklerinin yok sayılırken özellikle kadın yoksulluğunun daha da gün yüzüne çıktığı bir dönemden geçiyoruz. Aynı zamanda da grevlerdeki, direnişlerdeki kadın seslerinin daha da yükseldiği, haklarına ve hayatlarına sahip çıkan kadınların 8 Mart alanlarını coşkuyla doldurmaya devam ettiği, mücadelelerini yükselttiği bir dönemdeyiz.
Yıllarca tek adama karşı mücadelelerinden bir adım geri atmayan kadınlar 1 Mayıs’ta da emekleri, hayatları ve geleceklerini kazanmak için alanlarda olacaklar. Yerel seçimlerde de gördüğümüz gibi, yenilmez sanılan muktedire sandıkta da cevabı veren kadınlar yıllardır süren mücadelelerini alanlarda büyütecekler. Bizleri yoksulluk, gericilik şiddet sarmalında baskılamaya çalışan, boyun eğdireceğini düşünen saray rejimine, güvencesiz çalışmaya, patriyarkal düzene karşı alanlarda buluşuyoruz.”
“Patronun ucuz işgücü ailenin kölesi olamayacağız”
KCDP Genel Sekreteri Fidan Ataselim de bu seneki çağrılarını “Patronun ucuz işgücü ailenin kölesi olamayacağız” diyerek gerçekleştirdiklerini söyledi. Ataselim, kadınlara seslenerek şu ifadeleri kullandı: “Ciddi bir sömürü ilişkisi içinde, kadınların özellikle ucuz işgücü olarak görüldüğü hatta aynı işi yapıyor olmalarına rağmen erkeklerden daha az maaş aldığı bir tablo var. Ayrıca iktidarın aile odaklı politikalarıyla birlikte aslında kadının ev içerisindeki emeğinin görünmez kılması bir yana, kadınlar ailenin kölesi haline getiriliyor. Kadınların omzuna yüklenmiş cinsiyetçi sorumluluklar aslında sermayenin işine gelen kapitalist üretim ilişkinlerinin sürdürülmesi için kritik bir yerde duruyor. Bütün bunların karşısında ucuz işgücü olmadığımızı hatta işgücü sayılmadığımızı ifade ediyoruz. TÜİK’in verilerine göre 18 milyonu aşkın kadın, ev işiyle meşgul bahanesiyle işgücü dahi sayılmıyor. İşgücü sayılmaması aslında kadınların işsiz dahi sayılmadığı gerçekliğini gösteriyor. İlk işten çıkarılan olmalarından sendikalaşma haklarının önüne engeller getirilmesine kadar çok fazla sorunla karşılaşıyor kadınlar. Bu sebeple 1 Mayıs’ta yan yana geleceğiz. ‘Kadınlar, işçi kadınlar asla yalnız yürümeyecek’ diyeceğiz. 1 Mayıs’ta alanlardayız.”
“Buradayız, güçlüyüz”
Artı Gerçek’e konuşan Mor Dayanışma üyeleri İrem Kayıkçı ve Seda Yanmış ise kadına yönelik şiddet ve cinayetler başta olmak üzere kadın yoksulluğuna, emeğe sömürüsüne dönük saldırılara karşı örgütlenme çağrısı yaptı.
Türkiye’de asgari ücretle ‘sefalet koşullarının’ dayatıldığı bir süreçte 1 Mayıs’a gidildiğini söyleyen İrem Kayıkçı, özellikle de kadınların asgari ücretin dahi altında çalıştırılmaya zorlandığını vurguladı. Kayıkçı, “Asgari ücretin altında güvencesiz, sigortasız, en zor koşullarda çalıştırılan kesim kadınlar. Bunu biz Özak Direnişi’nde de, birçok farklı kadın grevinde de, kadınların öncülüğünü ettiği grevlerde de görüyoruz” dedi.
“Sermayeden doğru çelişkilerin ve krizlerin arttığı bir dönemde AKP-MHP iktidar koalisyonunun bize sunacağı bir şey olmayacaktır” diyen Kayıkçı, şöyle ekledi: “Sadece kadına yönelik şiddet, kadın yoksulluğu aratacaktır; işçi sınıfına yönelik saldırıları arttıracaktır. Grev kırıcılığı yapacaklardır, sendikalaşmanın önüne geçeceklerdir. Fakat uzun zamandır verdiğimiz mücadelenin de karşılığını alıyoruz. Ve şu an Türkiye’nin her yerinde sınıfın mücadelesini yükselten sosyalistler, feministler, devrimciler, kadınlar bir adım daha ileriye götürüyorlar bu mücadeleyi.”
Tüm bunlara karşı Mor Dayanışma olarak 1 Mayıs’ta Taksim’de olacaklarını söyleyen Kayıkçı, “Türkiye’nin her yerinde işçi sınıfının mücadelesini yukarı çıkarmak ve tabi ki örgütlü mücadeleyle halkın, sınıfın ve en çok sömürüye, yoksulluğa maruz bırakılan kadınların, çocukların, LGBTİ+’ların haklarını savunmak için ‘buradayız, güçlüyüz’ diyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Birgün, ArtıGerçek