Gülseren Onanç
“Nerede kölelerden gelen ve bekar bir anne tarafından büyütülen sıska bir siyah kız başkan olmayı hayal edebilir… Biz bir ülkenin ve zamanın geleceğiyiz.”
Bu ilham veren mısralar, önceki gün Amerika başkanlık törenini parlayan yıldızı 22 yaşındaki siyahi şair Amanda Gorman’ın şiirinden. Amanda şanslı. O daha bu yaşında ülkesinde bir kadın başkan yardımcısı gördü. Binlerce kadın hakları mücadelesi veren kadının ayak izinden yürüyebileceğini biliyor. 2036’da başkanlığa aday olacağını şimdiden açıkladı bile.
Amerika tarihinde ilk kadın başkan yardımcısı Kamala Harris, başkan Joe Biden ile birlikte yemin ederek göreve başladı. Yemin töreninde verdiği ilk mesaj “benden önceki kadınların omuzlarında ayakta duruyorum” oldu.
Oysa daha iki hafta önce Amerika’dan Dünyaya yayılan görüntü Meclis Başkanı Nancy Pelosi’nin ofisinde beyzbol şapkası takmış beyaz bir erkek isyancının ayaklarını onun masasına uzattıp çektiği fotoğraftı. Amerikalılar Beyaz erkek vandalların demokrasilerine verdiği yarayı, yeni seçilen Biden – Harris yönetiminin yaklaşımını özetleyen, Amanda Gorman’ın şiiri ile sarmaya çalışıyor.
Bugün Amerika’da ve Dünya’da artık milyonlarca genç kız “ben de başkan olabilirim” hayalini kurabilir.
Ne büyük mutluluk. Ne önemli kazanım.
Biz SES Eşitlik Adalet Kadın Platformu olarak, ülkelerin kadınlar tarafından yönetildiğinde dünyanın daha yaşanılır bir yer olacağına inanıyoruz. Pandemi dönemi bir taraftan kadınların siyasete katılımının önünde engelleri arttırsa da kadın liderliğinin iyi örneklerini de görme fırsatı sağladı. Yeni Zelanda, Almanya, Taiwan, İzlanda, Danimarka’da kadın liderler örnek bir liderlik sergilediler. Bu liderler dünyaya kendine güvenli, yaşamı, insanı, doğayı, çocuğu, göçmeni savunan, dürüst, mütevazi ve samimi kadın liderlerin değerini ve önemini gösterdiler. Kadın liderler barışın, toplumsal cinsiyet eşitliğinin, sosyal adaletin, bireysel hak ve özgürlüklerin hakim olduğu toplumların inşası için önemli rol oynuyorlar.
Kadın hareketi olarak biz yıllardır kadının siyasette temsilini demokratik temel bir hak olarak savunuyoruz. Siyasi parti yöneticilerinden belirli sayıda kadının siyasette aktif olması için talepte bulunuyoruz. Sayısal olarak kadın temsilini sağlansın istiyoruz. Belirli miktarda kadın siyasete giriyor ama ülkeyi yönetecek pozisyonlara gelemiyorlar. Yani Amerika’da, Yeni Zelanda’da Almanya’da İskandinav ülkelerinde olduğu gibi memleketimizde yeterli sayıda kadını ülke yönetiminde görmediğimiz için ülkeyi bir gün kadınların yönetebileceğini hayal bile edemiyoruz. Öte tarafta dünyada da sadece 25 ülkenin hükümet veya devlet başkanı kadın.
SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği olarak “ÜlkemiBenYönetsem” adlı bir web sitesi ve sosyal medya kampanyası geliştirdik. Bu uygulama ile Türkiye’yi kadınlar yönetse nasıl fark yaratacağını ortaya koymak ve kadınların Türkiye’yi yönetebileceklerine ilişkin özgüvenlerinin ve umutlarının artmasını ve “Ben de ülkemi yönetebilirim” demesini hedefliyoruz.
Zira ülkemizin geldiği noktada hepimiz bir çıkış arıyoruz. Türkiye’de pandemi krizi ve onun yarattığı ekonomik kriz yönetilemiyor, işsizlik ve yoksulluk artıyor, kadın cinayetleri başta olmak üzere şiddet artıyor, siyasallaşan yargı sistemi adalete olan inancı ortadan kaldırdı. İfade özgürlüğü, basın özgürlüğünü gibi demokrasilerin olmazsa olmazı olan özgürlükler çok kısıtlandı, kutuplaşma arttı.
Türkiye otoriter, erkek egemen siyasetçilerin şiddet sarmalı bağımsız kadın gazetecileri de hedef aldı. Gazeteci Ayşegül Doğan, IMC TV’deyken yaptığı gazetecilik faaliyetleri üzerinden 6 yıl hüküm giydi, ETHA muhabiri Pınar Gayıp ev hapsinde, Gazeteci Melis Alphan’a, 6 yıl önce “Diyarbakır Nevroz’undan bir fotoğraf paylaştığı gerekçesiyle “terör propagandası” davası açıldı. Gazeteci Mehveş Evin kadın gazetecilerin uğradığı haksızlığı dillendirdi.
Amerika Trumpizm krizini kadın liderliğini iş başına getirerek aştı. Joe Biden bu fırsatı gören ve değerlendiren başkan olarak tarihe geçecek. Kadın liderliği reçetesi, Türkiye’yi de iyileştirecek bir çözüm yolu.
#ülkemibenyönetsem kampanyamıza bugüne kadar gelen cevaplara baktığımızda öne çıkan sözcükler eğitim, hukuk, adalet, eşitlik, sağlık. Kadınlar vatandaşının sağlığını, eğitimini, bireysel hak ve özgürlüklerini gözeten, 82 milyonu farklı kimlikleri ile eşit bir şekilde kucaklayacak, komşuları, bölgesi ve dünyada barışı savunacak bir Türkiye yaratmak için hazır.
Türkiye’de kadın liderliği olur mu, diye soruyorlar. Cevabım net: Türkiye kadın liderliğine daha önce hiç olmadığı kadar hazır. #ülkemibenyönetsem ile başlayıp “yarın başkan, başbakan olacağım” hayalini kuracak Amandaları bu topraklarda cesaretlendirip, desteklediğimizde memlekette ve dünyada demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz.