2020 yılında Tokyo’da yapılacak Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye’yi temsil edecek 8 kadın sporcuyu desteklemek için ING Türkiye ve Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi “Olimpik Kızlara Destek Projesi” başlattı.
Güreşten tekvandoya, atletizmden jimnastiğe, okçuluktan yelkenciliğe kadar birçok alanda madalyaya sahip 8 milli kadın sporcumuz, Tokyo 2020 Olimpiyatları’na hazırlanıyor.
Uluslararası alanda Türkiye’yi temsil eden 8 kadın sporcu, Tokyo yolunda madalya hedefine doğru yol alırken toplumsal cinsiyet eşitliğini güçlendirmek için de önemli bir destek aldı. ING Türkiye, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) işbirliği ile hayata geçirdiği ‘ING Olimpik Kızlara Destek Projesi’yle 8 kadın sporcunun resmi sponsorluğunu üstlendi.
Kadınlara rol model olmak istiyorlar
5000 metre yürüyüşte Türkiye şampiyonu olan 18 yaşındaki Meryem Bekmez, üst üste kazandığı şampiyonluklarla dünyayı gezen milli sporcu ve şimdi de Tokyo 2020 Olimpiyatları’nda altın madalyayı ülkemize getirmek için çalışıyor.
Türkiye’yi modern pentatlonla tanıştıran isim olan İlke Özyüksel, ilk girdiği yarışta Türkiye şampiyonu oldu.
Katıldığı Avrupa ve dünya şampiyonalarında madalyaları toplayan İlke, Olimpiyatlarda Türkiye’yi temsil eden ilk pentatloncu. İlke’nin en büyük hedefi Tokyo’da olimpiyat madalyasını kazanmak ve bu madalyayı yakın zamanda kaybettiği babasına ithaf etmek.
Spora, beden eğitimi olup, işe eşofmanla gelebilmek için başlamış olan 1991 doğumlu Yasemin Adar, 4 aylık çalışmayla güreşte Türkiye ikincisi olmayı başardı. Bu başarının ardından milli takıma katılan Adar, 4 kez üst üste Avrupa Şampiyonu oldu. Adar, 2017’de de dünya şampiyonu ilk kadın Türk güreşçi olarak tarihe geçti.
Yasemin Adar, güreşin erkek sporu olarak algılandığını düşünen kadınlara rol modeli olabilmek için Tokyo’dan madalyayla dönmek istiyor.
“Hemcinslerime ihanet etmem”
8 yaşından beri tekvando ile ilgilenen, 2 kez dünya şampiyonluğuna ulaşan ilk Türk kadın tekvandocu İrem Yaman, “10 yıl boyunca çok engelle karşılaştım. Ama pes etseydim, bunları yaşayamayacaktım. Engeller karşısında umutsuzluğa düşersem hemcinslerime ihanet etmiş olurum” diyor.
Bebeklikten jimnastikçi
2000 doğumlu olan olimpiyatlara katılan en genç Türk Jimnastikçi unvanını taşıyan Tutya Yılmaz olimpiyatlara giden hikayesini şöyle anlatıyor: “Çocukken o kadar yaramazmışım ki ailem beni spor yönlendirmek istemiş ve beni 3 yaşında jimnastik salonuna götürmüşler, altımda bezim olduğu için almamışlar. 1 yıl sonra yeniden götürdüklerinde ben gitmek istememişim, her gün ağlıyormuşum. Annemle babam pes etmek üzereyken, her girdiğim jimnastik dersinde bana bir Barbie bebek alacaklarını söylemişler. Gerçekten de aldılar ve hâlâ duruyor.”
Kadınların yeri tribün değil saha
Genç sporculara sponsorluk desteği sağlayan ING Türkiye Genel Müdürü Pınar Abay, “kadınların yeri tribün değil saha” diye altını çiziyor. Amaçları Olimpik Kızların azimleriyle rol model olmaları. TMOK Genel Sekreteri Neşe Gündoğan ING ile işbirliğiyle gerçekleştirdikleri Olimpik Kızlara Destek Projesi’ni anlatırken, “Olimpiyatlara hazırlanan sporcuların hikayelerini daha çok duymaya ve onları desteklemeye ihtiyacımız var. Özel sektörün desteği de çok değerli. Hazırlıklar sırasında sakatlıklar, acil yeni antrenör desteği vs gibi ihtiyaçlar oluyor” diyor.
Türkiye’den Olimpiyatlara hazırlanan diğer sporcular ise şöyle: Tutya Yılmaz (jimnastik), Eda Tuğsuz (atletizm), Yasemin Adar (güreş), İlke Özyüksel (modern pentatlon), Yasemin Anagöz (okçuluk), İrem Yaman (tekvando), Meryem Bekmez (atletizm) ve Nazlı Çağla Dönertaş (yelken) yer alıyor.
Kaynak: Hürriyet, Milliyet, Akşam