Türkiye’nin çağdaşlaşma ve demokrasi mücadelesinin öncü ismi olmuş halkçı aydın, gazeteci ve yazar Uğur Mumcu’nun katledilmesinin 29. yılında, Özge Mumcu Aybars, hayatını, babasını, çocukluğunu, 24 Ocak 1993 günü yaşananları ve sonrasını anlatıyor.

Özge Mumcu Aybars, Kısa Dalga’nın podcastinde, babası Uğur Mumcu’yu, ailesini, çocukluğunu, 24 Ocak 1993 günü yaşananları ve sonrasını anlatıyor.
Uğur Mumcu televizyonda çıktan sonra sonra eve gelen telefonlar… Yıllar sonra DM kutusuna gelen tweet’ler…
24 Ocak … 11 yaşındaki kız o çocuğu, evin önünde açılan o çukur, o çukurdaki karanfiller…
Evde bir cinayet soruşturması sürerken, hayat nasıl devam etti?
Yıllardır bitmeyen mahkeme kavgası…
“Ben hala adalet duygumu koruyorum, bir gün aydınlanacağına inanıyorum…”
“Sedat Peker konuşurken, Mehmet Ağar’a attı topu… Acaba her şey bir uyuşturucu kavgası mıydı?”
“Biz babamın senini Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’da tekrar güçlendirmeye, unutturmamaya çalışıyoruz…”
“Türkiye’nin her döneminde, her kırılmasında biz dik durdukça, kullanışlı soyadlar olmadık. Bu da hayatımızın devamı için bir onur vesikası oldu…”
“Her sabah babamla uyanıyorum, onu düşünerek uyuyorum…”
“Babamın neredeyse her ilde bir parkı var, bazıları kendisine benzemese de bir sürü heykeli yapıldı, adına şarkılar yapıldı… O herkesin belleğinde yaşıyor.”
Poscasti dinlemek için: