Zorla yerinden edilen insanların tahminen 12 milyonu engelli bireylerden oluşuyor. Leyen de onlardan biri. Altı yıl önce Türkiye’ye göç eden Leyen ve annesi Rana’nın savaşın küllerinden yeni bir hayat kurma hikayesi…

Rana ile kızı Leyen’in ilişkisi öyle güçlü ki kucaklaştıklarında etraflarındaki herkesin yüzünde bir gülücük beliriyor. Beş yaşındaki Leyen’in sonsuz hayal gücü ile ürettiği oyunlara dahil olmamak ise mümkün değil. Rana, down sendromlu kızı için her zorluğa göğüs geren bir anne. Ona dair ilk dikkat çeken de bu; özgüveni ve dik duruşu. Yaşadığı tüm zorluklara rağmen kızı için parlayan gözleri.
Altı yıl olmuş Türkiye’ye göç edeli. Suriye’de savaş sebebiyle zorla yerinden edilmenin zorluklarını anlatıyor önce. Savaşta evlerinin yıkıldığını, sığındıkları yerde ise sahip oldukları her şeyi kaybettiklerini söylüyor. Bakım vereni olduğu kızının down sendromu, tiroid ve çölyak ile mücadelesi ve eşinin sağlık sorunları, hayatlarını zorlaştırsa da; “Kızımın güvenliği için her türlü güçlükle savaştım ve sonunda Türkiye’ye geldik” diyor Rana.
“Türkiye’ye geldiğimizde daha güvendeydik ama bu kez de barınma, geçinme ve dil bariyeri ile mücadele etmemiz gerekiyordu, bir de Leyen’in özel eğitim ihtiyacı tabii” sözleriyle anlatıyor bu kez Türkiye’de aşması gereken zorlukları. Tam bu noktada, Rana’nın yolu Ankara’daki UNFPA hizmet birimi ile kesişiyor ve psikolojik destek alıyor. Kendisi güçlenerek özgüvenini yeniden kazanırken, kızı Leyen’e de hastaneye gidiş gelişini ve tedavi işlemlerini kolaylaştırmak için randevu alma, özel transfer aracı ve tercüme desteği veriliyor. Ayrıca Leyen’in ihtiyacı olan özel eğitimi alması için de gerekli yönlendirmeler yapılıyor.
Anne-kız birlikte, merkezin diğer aktivitelerine de katılıyor. Rana, arkadaş edindikçe, yalnız olmadığını fark ettiğini ve daha iyi hissettiğini söylüyor. Rana aynı zamanda proje kapsamında kurulan Engelli Komitesinin de aktif bir üyesi. Danışmanlık ricası olan kişilere destek vermek için çalışıyor. “Komite toplantılarında yaşadığımız sıkıntıları konuşup bunları nasıl çözebileceğimizi tartışıyoruz, bu süreç hem birlik olma hissiyatımızı hem de dayanışmamızı artırıyor” diye özetliyor bu deneyimini.
Rana; “Bu merkez ile tanışmadan önce özellikle kızıma yönelik engelli hizmetlerine erişimde büyük sorunlar yaşıyordum, artık hastane randevusu alırken bile yardımcı oluyorlar, desteklerini her an yanımda hissettiğim için artık kendimi çok daha güvende ve güçlü hissediyorum” diyor. Hayatları hala zorluklarla dolu ama çatışma ortamından uzak, gelecekleri için plan yapabildikleri ve en önemlisi kızının ihtiyacı olan desteği alabildikleri için mutlu ve umutlu Rana.
Kaynak: UNFPA