Geçtiğimiz hafta erkekler tenisi dünya 30 numarası Denis Shapovalov’un kendisi gibi tenis oyuncusu olan kız arkadaşı Mirjam Björklund üzerinden tenisteki gelir eşitsizliğini sorguladığı yazısı spor dünyasında büyük yankı uyandırdı.

Kadınlar Tenis Birliği’nin eşitlik ilkesi üzerine kurulmasından elli yıl sonra bile bazı eşitsizlikler devam ediyor.
4 Grand Slam turnuvasının kadın-erkek oyunculara eşit ödül parası vermesi 2006’da Roland Garros, 2007’de Wimbledon’ın katılımıyla anca gerçekleşti. Slam dışı turnuvalara bakıldığında, 2021 verilerine göre %34,32’lik bir gelir eşitsizliği görülüyor. Yıllar süren mücadelenin ardından bu fark diğer sporlarla kıyaslayınca düşük, ancak fark hala oldukça açık.
Geçtiğimiz hafta erkekler tenisi dünya 30 numarası Denis Shapovalov’un kendisi gibi tenis oyuncusu olan kız arkadaşı Mirjam Björklund üzerinden tenisteki gelir eşitsizliğini sorguladığı yazısı spor dünyasında büyük yankı uyandırdı.
Denis, yazısında, Mirjam’ın WTA 250 turuna katılmaya hak kazandığında erkeklerde olduğu gibi 7 bin dolar gibi bir para kazanacağını düşünürken aslında alacağı miktarın bunun yedide biri olduğunu öğrenmesiyle büyük bir şaşkınlık yaşadığını anlatıyor:
“Bunun tenis için ne kadar zararlı olduğunun herkesin farkında olduğundan emin değilim. Bu çok adaletsiz. Akıl alır gibi değil. Ve önemli, çünkü teniste masraflar çılgınca: Bütün yıl seyahat ediyorsun, otellerde kalıyorsun, koçluk ekibine para ödüyorsun. Büyük yıldızların bu konuda endişelenmesine gerek yok ama turdaki pek çok kişi ucu ucuna yaşamak için mücadele ediyor. Bu oyuncular için para ödülü, güzel bir ekstra kazanç elde etmekle ilgili değil, hayatta kalmakla ilgili. Ne yazık ki, görünüşe göre kadın bir oyuncuysanız, bir profesyonel olarak hayatta kalma şansınız çok daha düşük… çünkü siz bir kadınsınız.”
“Kız çocuklarını da etkiliyor”
Ücret farkının adaletsizlik olmanın ötesinde, katılımı da etkilediğini vurgulayan Shapovalov, potansiyel yıldızların tenisi bırakabileceğinden endişe ettiğini de vurguluyor:
“Kadın oyunculara adil davranılmazsa, alt seviyelerdeki oyunculardan bazıları devam edemeyeceklerini düşünebilir. Potansiyel yıldızlar bırakacak. Ve sonra kadın tenisi gerçekten daha az “popüler” hale gelecek. Televizyonda daha az gösterilecek. Bunun bir domino etkisi olacak. Ve işin en üzücü yanı da bu işin çocuklara kadar gitmesi. Ben çocukken Roger’dan ilham aldım ama kadın tenisi daha az görünür olursa, televizyonun önündeki küçük kız bunun onun için gerçek olabileceğini düşünmeyebilir. Asla idolünü göremeyecek ve ona bakıp “bunu yapmak istiyorum” diyemeyecek.”
Kadınlar tenisi dünya 3 numarası Ons Jabeur de ücret eşitsizliğine karşı ses çıkaran sporculardan. Ocak ayında Profesyonel Tenis Oyuncuları Birliği’nin Oyuncu Yürütme Komitesi üyesi seçilen Jabeur, 8 Mart’ta yaptığı açıklamada, “Tüm oyuncular için eşit haklar elde etmeye çalışıyoruz ama evet, bunun için daha çok yol var” demişti. “Keşke herkes hak ettiğimiz ücreti neden hak ettiğimizi görmek için bize fırsat verse, İnsanların bizi izlemeye ihtiyacı var.”
Kaynak: WTA, The Players’ Tribune