Roland Garros tek kadınlar finalinde şampiyon olan Polonyalı raket Iga Swiatek, dünya sıralamasının zirvesinde rakipsiz bir tenisçi olma yolunda ilerliyor.

Roland Garros tek kadınlar finalinde Coco Gauff’u 6-1 ve 6-3’lük setlerle 2-0 mağlup eden Iga Swiatek, şampiyon oldu.
“İki yıl önce bu unvanı kazanmak şaşırtıcı ve asla beklenmeyen bir şeydi. Bu sefer buraya gelmek için çok çalıştım ve üzerimdeki baskı büyük olsa da elimden gelen her şeyi yaptım ve başardım” diyen Swiatek zafer konuşmasını Ukrayna’ya destek mesajı göndererek tamamladı.
Kadın tenisi gibi hegemonya kurmanın epey zor olduğu bir alanda üstün bir başarı yakalayan Swiatek Venüs Williams’ın 2000 yılındaki 35 maçlık galibiyet serisi rekoruna ortak oldu. Naomi Osaka’nın kişisel problemleri nedeniyle yaşadığı düşüş, Ashleigh Barty’nin beklenmedik emekliliği sonrası dünya sıralamasının zirvesine çıkan raketin şu an rakipsiz bir tenisçi olma yolunda ilerliyor.
1988 Seul Olimpiyat Oyunları’nda Polonya’yı temsil eden kürekçi Tomasz Swiatek’in iki kızından biri olan Swiatek, gençler seviyesinde Wimbledon şampiyonluğu yaşadı, büyüklerde oynadığı ilk Grand Slam turnuvasında tur geçti ve sadece altıncı denemesinde birçoklarının kariyerleri boyunca hayalini kurduğu slam kupasını kaldırdı.
2020’de Fransa Açık’ı kazanarak bir Grand Slam turnuvası kazanan tarihteki ilk Polonyalı tenisçi oldu. Ayrıca söz konusu Fransa Açık şampiyonluğu, Swiatek’i 2005’te Fransa Açık’ı kazanan Rafael Nadal’dan sonra teklerde Grand Slam kazanan en genç tenisçi yaptı.

Spor tarihinin en önemli isimlerinden biri olan Rafael Nadal’ı idol olarak gören Iga, hayranlığı şu sözlerle ifade ediyor: “Onun birkaç maçını canlı izledim çünkü ben de turnuvalarda olduğum için pek mümkün olmuyor. Bu seneki Avustralya Açık finali, aman tanrım, gerçekten inanılmazdı. Şüpheye düşsem bile onun nasıl çözüm bulduğunu ve maç boyunca daha iyiye gittiğini görebiliyorum, bunu yaptı ve kazandı. O büyük bir ilham.”
Świątek, tıpkı onun gibi oyununun yanında mental gücüyle de takdir toplayan bir isim. 1,5 yıldır turnuvalara spor psikoloğu Daria Abramowicz ile giden Swiątek, kariyeri için çok önemli olduğunu düşündüğü zihinsel hazırlığı yapıyor: “Mental olarak güçlü olanlar baskıyla daha iyi baş edebiliyor ve onlar en iyi oyuncular.”
Nadal da 31 Mayıs’ta 21 yaşını dolduran genç meslektaşına duyduğu saygıyı, “Çok kolay maçlar kazanıyor. Bu çok özel ve bir yandan da çok zor. Birkaç sene evvel Paris’te şampiyonluk yaşaması sürprizdi ancak artık durdurulamaz gözüküyor. Iga çok spontane ve doğal birisi. İyi insanların başarılı olduğunu görmek beni mutlu ediyor” sözleriyle dile getiriyor.
Erkekler tenisini gündemden düşürmeyen ‘Nadal, Federer, Djokovic’ hegemonyası bir kenara, bakalım Swiatek kadınlarda ‘yenilmezlik’ ünvanı kazanabilecek mi, hep birlikte göreceğiz.
Kaynak: Sokrates, Aposto Punto, New Yorker