58. Altın Portakal Film Festivali’nde, sinemacı kadınlar ‘İstanbul Sözleşmesi’ni, kadına yönelik şiddeti, sektördeki cinsiyet eşitsizliğini ve cinsel istismarı unutturmadı.
‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü alan Nihal Yalçın konuşma yaparken sahnede bekleyen Tamer Karadağlı’nın tavırları ve konuşmayı bölerek ödülü uzatması ise ‘mansplaining’ ve ‘toksik erkeklik’ örneği olarak hafızalara kazındı.
58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ödül törenine, ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü alan Nihal Yalçın’ın konuşması sırasında, ödülü veren Tamer Karadağlı’nın tavırları damga vurdu.
Karadağlı, Nihal Yalçın teşekkür konuşması yaparken araya girip ödülü uzattı. Konuşması bölünen Yalçın “Kim verdi ödülü, sus mu dediniz?” diyerek tepki gösterdi. Tamer Karadağlı ise “Rica ederim, ödülünüzle birlikte konuşun diye…” dedi.
Karadağlı’nın tavrı sosyal medyada da tepki çekti.
Nihal Yalçın törenin ardından sosyal medya hesabından “Lütfen Tamer’ in önüme geçmesine izin vermeyin! Bu gece benim gecem!” mesajı paylaştı.
Ödül konuşmasında “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” diyen Yalçın’a sanatçılardan ve kadınlardan destek geldi.
‘Mansplaining’e güzel bir örnek’
Gazeteci Asu Maro, Milliyet’te yazdığı yazısında,
“O anda sahnenin tek ve en haklı sahibi olan kadının konuşması sırasında saatine bakıp herhalde uzun konuştuğuna hükmetti, araya girip heykelciği eline tutuşturdu, Nihal Yalçın “Sus artık mı demek istediniz?” deyince de konuşmayı nasıl yapması gerektiğini ona tarif etti. “Elinizde ödülünüzle konuşun, bakın bu şekilde de kaldırın”. Sonuç: Altın Portakal gecesinde sosyal medyanın gözdesi Tamer Karadağlı oldu. İyi tarafından bakalım: Bundan sonra “erkek” ve “izah etme” sözcüklerinden oluşturulmuş “mansplaining”in ne demek olduğunu birine anlatmak gerekirse yorulmayacağız, açıp o sahneyi izletmek yeterli olacak.
#TamerKaradağlı Bu ülkenin kadınlarını hiç bir kuvvet susturamadı,sizin gibi en hafif tabirle ilgiye aç bir erkek hiç susturamaz.👎
Nihal Yalçın 👏👏
İstanbul Sözleşmesi ve Kadın Dayanışması yaşatır.✌ https://t.co/DRHftllDZl— Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (@tkdfederasyon) October 9, 2021
Yalçın, töreni ‘politikleştirdiği’ yönündeki eleştirilere ise şöyle yanıt verdi: “Ama biz kadın cinayetleri politiktir dediğimizde kabul etmiyorsunuz! Sonra da beni ödül törenini politize etmekle mi suçluyorsunuz?”
Sanatçı Güvenç Dağüstün de Yalçın’a şu sözlerle destek verdi: “Ödül törenleri siyaset yapma yeri midir? Tabii ki evet!” dedi. Dağüstün, “Nasıl ki sanatın ve sanatçının siyasetten bağımsız olma zorunluluğu yoksa, sanatın ödüllendirildiği yerde de siyaset olur. Gervais bir şey dedi diye o doğru demek değil. Yaşasın tarafını belli eden sanatçılar!” diyerek Yalçın’a destek oldu.
kadınların söz almasından, ödül almasından ziyadesiyle rahatsız olan ve ona ödülünü nasıl tutması gerektiğini (kendi küçük aklıyla) öğretmeye çalışan erkek tipi… zavallısın. https://t.co/k1zSpkIcqD
— Esra Arsan (@esraarsan) October 10, 2021
bir kadının sesiyle bedeniyle güvenle sahneyi, mekanı doldurmasına, dayanamamak; erkeklik narsisizmi 101. https://t.co/kimGs8Bg4g
— senem timuroglu (@senemtimuroglu) October 9, 2021
‘Erkek egemen bakışın çirkin bir sureti’
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da Yalçın’a destek veren isimlerden oldu. Kaftancıoğlu, şöyle yazdı:
“Güzelim ülkeyi çok konuşan kadınlar değil boş konuşan erkekler (eril bakışa sahip) bu hale getirdi. Nihal Yalçın tahammül gösterilmeyen kısacık konuşmasında (3.7dk) kadının gücünü, kararlılığını, T. Karadağlı ise erkek egemen bakışın çirkin bir suretini göstermiştir.”
TV8’deki 2. Sayfa programına katılan Tamer Karadağlı ise Kaftancıoğlu’na cevap vermekte gecikmedi.
Karadağlı Yalçın’ın bir süre önce konuk olduğu bir YouTube yayınında “Son kez tweet atacak olsan ne yazarsın?” sorusuna verdiği “Selahattin Demirtaş’a özgürlük” yanıtını gündeme getirdi.
Karadağlı şu ifadeleri kullandı: “Pervin Buldan ona sahip çıkıyor, Canan Kaftancıoğlu ona sahip çıkıyor. Burada bir linç girişimi var, benim duruşum da belli olan bir duruş. Ben Türk askerine silah doğrultan, ateş eden polisini öğretmenine ateş eden terörist örgütün tümüyle karşısındayım. Ben PKK’nın terör örgütü olduğuna inanan bir insanım. Şimdi gidip onlara sormak lazım. Siz PKK’nın terör örgütü olduğuna inanıyor musunuz? Öcalan’ın terörist başı olduğunu söyleyebiliyor musunuz?”
Rahatsız edici görüntüleri yaymadan kutluyoruz. #58AltınPortakal'da da #SahneKadınların 🎬
Elbette #İstanbulSözleşmesindenVazgeçmiyoruz pic.twitter.com/6hMBmNvKZN— Filmmor (@Filmmor_) October 10, 2021
‘Korkak erkek’
Karadağlı Nihal Yalçın’ı kastederek “Kendisinin bir arkadaşı ile konuştum. Burası zaten politik bir festivalmiş. Bu konuşmaları yapmak için geliyoruz demiş kendisi. Bana söylenen şey, festivalin sanatla alakalı olmadığı. Hanımefendi zaten HDP’yi Demirtaş’ı sahiplenen ve onların da sahiplendiği bir insan” ifadesini de kullandı.
Kaftancıoğlu ise Karadağlı’ya cevaben Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Sorununun cevabı evet de konuyla alakasını anlamış değilim. Ezber cümlelere sığınarak kitle toplamaya çalışan “korkak erkek!” sendromu.. Duruşunu bilmem ama zeka seviyesini belli etti böylelikle” ifadesini kullandı.
Din, dil, ırk, cinsel yönelim ya da siyasi görüşümüzü bize ve kızkardeşlerimize karşı kullanmanıza izin vermeyeceğiz. Köşeye sıkıştığınız her anda görüşlerimize ve bize saldırmaktan sizi men ederiz. Haddinizi bilin. #SusmaBitsin pic.twitter.com/RAkVSsVv1v
— Susma Bitsin (@SusmaBitsin) October 11, 2021
Cahide Sonku ödülü Feride Çiçekoğlu ve Ezgi Baltaş’a
Sinemanın ilk kadın yönetmeni ve oyuncusu Cahide Sonku’ya ithafen, 2019 yılından beri “sinema sektöründeki kadın emeğinin görünürlüğüne” dikkat çekmek amacıyla verilen Cahide Sonku Ödülü senarist, yazar ve akademisyen Feride Çiçekoğlu ile cast direktörü Ezgi Baltaş’ın oldu.
Jüri üyelerinden yazar Ayfer Tunç, “mesleğine yönelik tutkulu yaklaşımı, sektöre kazandırdığı genç oyuncular ve imza attığı projelerde etkili oyuncu kombinasyonları yaratmaktaki başarısı nedeniyle” ödülü Ezgi Baltaş’ın aldığını açıkladı.
Selman Nacar’ın İki Şafak Arası’nda filmindeki çalışmasıyla ödül alan Baltaş, ödülü alırken yönetmen Seyfi Teoman, sinema emekçisi Nihan Katipoğlu’nu ve bir grup kadın sinemacının bir araya gelerek setlerdeki cinsel taciz ve ayrımcılıkla mücadele etmek üzere kurdukları Susma Bitsin hareketini andı. Baltaş, konuşmasında ödülü “90’larda Batman gibi bir yerde her türlü devlet şiddetinin, patriyarka şiddetinin, babasının şiddetinin gölgesine rağmen ayakta durmayı, dans etmeyi, gülümsemeyi hiç bırakmadan kadın olmayı inatla, neşeyle sürdüren ablası Yeter Baltaş’a” ithaf etti.
“Ödülü 90’larda Batman gibi bir yerde her türlü devlet şiddetinin,patriyarka şiddetinin, babasının şiddetinin gölgesine rağmen ayakta durmayı, dans etmeyi, gülümsemeyi hiç bırakmadan kadın olmayı inatla, neşeyle sürdüren ablam Yeter Baltaş’a ithaf ediyorum.” #EzgiBaltaş pic.twitter.com/5CXlulpyTy
— feminist gündem (@feministgundem) October 10, 2021
Jüri üyelerinden Hazal Kaya’nın En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü açıklarken 10 adet filmin sadece üçünde (“Zuhal”, “Birlikte Öleceğiz”, “Diyalog”) bu ödülün verilebileceği kadın rolü olduğunu söyleyerek, sektördeki cinsiyet eşitsizliğinin altını çizdi:
“Bu sene 10 filmde sadece 3 filmde kadın izleyebildik. bu özellikle jürinin yarıdan fazlası kadın olan bir ekip için üzüntü verici oldu. Umarım seneye 10 da 7 kadın filmi olur demek istiyorum.”
Tamer Karadağlı gibi, kadınların konuşmasına dahi tahammülü olmayanlar bilsin: #susmayacağız
Ve Nihal Yalçın gibi her yerde söylemeye devam edeceğiz: #İstanbulSözleşmesiYaşatır pic.twitter.com/dxu7YOOZvH
— Kadın Meclisleri (@kadinmeclisleri) October 10, 2021