Kaos GL’nin yayınladığı “Nefrete Karşı El Ele” mesajlı video, mesajıyla kısa sürede on binlerce kişiye ulaşmıştı. Ancak hem Kaos GL, hem de filmde katkısı bulunanlar nefretin ve tehditlerin hedefi oldu.

Kaos GL’nin sosyal medya hesabında “Nefrete karşı el ele” teması ile yayınlanan reklam filmi, kısa sürede on binlerce kişiye ulaşırken, hak savunucusu derneklerin ve toplulukların desteğini toplamıştı.
Sosyal medyada videonun dolaşıma girmesinin ardından “LGBT Kamu Spotu” diyerek filmden rahatsız olduğunu ifade eden kişilerin sayısı da çoğalmıştı.
Reklam filminde, metroda birbirine bakıp el ele tutuşan iki genç kadına öfkeyle bakan bir adama karşılık, vagondaki tüm yolcuların el ele tutuştuğu görülüyordu. “Nefrete karşı el ele” mesajıyla yayınlanan film, bir vagonun içerisinde geçiyordu.
TCDD’den suç duyurusu
Bunun üzerine Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD), Marmaray’da çekilen reklam filmine ilişkin açıklama yapmıştı. Açıklamada, “Filmin çekimleri için kurumumuza yapılan 29 Kasım 2019 tarihli başvuruda, bir sosyal medya platformu için reklam çekileceği belirtilmiş, çekilen film 4 yıl sonra farklı bir amaçla gösterime sunulmuştur” denilmişti.
Başvuruyu yapan reklam ajansının ticari bir reklam çekimi yapılacağı algısıyla yanıltıcı beyanda bulunduğu öne sürülen açıklamanın devamında şunlara yer verilmişti:
“Konuyla ilgili olarak 2019 yılında yaptığı başvuruda doğru olmayan beyanlarda bulunan yapımcı ve yapım şirketi nezdinde hukuki girişimlerimizi başlattığımızı ifade ederken kurumsal olarak da izin süreçleriyle ilgili inceleme süreci başlattığımızı kamuoyuna duyururuz. Günde yüz binlerce vatandaşımıza hizmet verirken böyle bir tartışmanın içerisinde olmaktan büyük üzüntü duyduğumuzu belirtir, saygılarımızı sunarız.”
TCDD avukatı Muhammet Ali Geloğlu tarafından Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan dilekçede, şikâyet edilen yapım şirketi mekan sorumlusu Tolga Acar ve şirketin yetkilileri yer aldı.
“Hassas kesimi rahatsız etmek istediler”
TCDD’nin suç duyurusunda “”Nefrete karşı el ele” filmi ile ilgili şu ifadeler yer aldı:
“X isimli sosyal medya sitesinde bir profilden genel müdürlüğümüze ait olan Marmaray trenlerinde çekildiği iddia edilen bir kısa film yayınlanmıştır. Görüntüler izlendiğinde videonun gerçekten de kurumumuzun işlettiği trenlerde çekildiği algısı oluşturulmuştur. Müvekkil genel müdürlük, bilgisinin bulunmadığı bir olay ve çekim nedeniyle ülkemizin kutuplaştırılması çalışmalarına dahil edilmeye çalışılmaktadır. Zira her gün yüzbinlerce vatandaşımıza hizmet veren Marmaray trenlerinin toplumun hassas noktalarını rahatsız eden birtakım olaylar ile gündeme gelmesi gerçekten de endişe verici olup, kabul edilebilir bir durum değildir. Toplumsal değerlerimize aykırı olan ve müvekkil genel müdürlükçe asla desteklenmeyen olay nedeniyle toplumumuzun hassas kesimi rahatsız edilmeye çalışılmıştır. Üstelik bu kötü niyetli çalışma, şikâyet edilenler tarafından müvekkil yetkililerine gerçek dışı beyanlar sunularak yapılmıştır.”
“Trenlerde izin alınarak video çekimi yapılabilmesi mümkündür. Bu videolar dizi, film veya reklam amaçlı da olabilmektedir. 29 Kasım 2019 tarihinde bir film yapım şirketinin sorumlusu Tolga Acar tarafından genel müdürlüğümüzden çekim izni talep edilmiştir. Şahıs, çekim iznini Facebook reklam filmi için talep etmiştir. Müvekkil genel müdürlük tarafından reklam çekimlerinin içeriği ticari sır olabileceği için daha fazla sorgulanmamıştır ve sadece Facebook’ta paylaşılmak üzere reklam çekimi için trenlerin kullanılmadığı kapalı bir alanda boş bir tren setinde izin verilmiştir. Ancak çekilen video izin verildiği gibi reklam filmi olarak değil, sözde kamu spotu olarak çekilmiş, izinden çok daha sonra 23 Ağustos tarihinde izindeki gibi Facebook adlı sitede değil, X isimli sitede paylaşılmıştır. Dolayısıyla paylaşımın içeriği, zamanı ve paylaşım yapılan platformun hiçbirisi verilen izne uygun değildir.”
Kamu davası talep edildi
Dilekçede TCDD’nin yanıltıldığı belirtilerek, “Müvekkil adeta organize ve kötü niyetli bir şekilde desteklemediği, dahil olmak istemediği bir grup tarafından yanıltmıştır ve toplumun hassas kesiminin rahatsız edilmesine istemi dışında alet edilmiştir. Film şirketi yetkilileri, müvekkil genel müdürlüğü kasten yanıltarak ve hatta kandırarak bu tip tartışmaların içine sürüklemeye çalışmıştır. Bahsi geçen olay hakkında gerekli soruşturmanın yapılmasını ve kamu davası açılmasını müvekkil genel müdürlük adına vekaleten talep ederiz” ifadeleri kullanıldı.
Kaos GL’den açıklama: “El ele devam”
Kaos GL, sosyal medyada paylaştığı mesajında konuyla ilgili şunları söyledi:
“Nefrete karşı el ele” diyerek paylaştığımız, LGBTİ+’ları hedef alan kamu spotuna karşı dayanışmayı, birlikte yaşamı gösteren gerçek kamunun sesi bir kamu spotu örneği olmasını ümit ettiğimiz videoyu izleyen, elimizi havada bırakmayan herkese teşekkür ederiz. Maalesef, nefrete karşı videoya bile tahammülü olmayanlar; Kaos GL olarak bizim ne yazık ki alışık olduğumuz bir nefret operasyonunu tekrar devreye soktu.“
“Bu operasyonun bu seferki hedefi sadece biz olmadık. Filmi çeken şirket ve filmde yer alan oyunculara hakaret ve ölüm tehditlerine kadar vardı iş. Uzattığımız eli tutan kimsenin kirpiğine zarar gelmesini istemeyiz. Bu sebeple videoyu yayından kaldırdık. Ancak biz elimizi uzatmaya 29 yıldır olduğu gibi devam edeceğiz. Biliyoruz ki o el havada kalmayacak.”
LGBTİ+ Örgütlerinden Büyük Hayat Buluşması: “Hayatı Seçiyoruz, Nefrete Ses Vermiyoruz”