BM Kadın Birimi’nin düzenlediği HeForShe Zirvesi’nde teknolojinin yeni çalışma yöntemleri yaratma potansiyelinin yanı sıra mevcut eşitsizlikleri derinleştirebileceğini de gösteren yapay zekanın toplumsal cinsiyet eşitliği açısından potansiyel riskleri tartışıldı.

Yapay zeka, teknolojinin yeni çalışma yöntemleri yaratma potansiyelinin yanı sıra mevcut eşitsizlikleri derinleştirebileceğini de gösterdi. BM Kadın Birimi’nin yakın zamanda düzenlediği HeForShe Zirvesi‘nde, kamu ve özel sektörden liderler yapay zekanın potansiyel risklerini ve teknolojinin güvenli bir şekilde geliştirilmesi ihtiyacını tartıştı.
Zirvede liderler, günümüzde erkeklikle ilgili hegemonik anlatıları şekillendiren faktörleri tartıştılar.
Yapay zeka mevcut önyargıları nasıl yeniden üretiyor?
Yapay zekanın dil modelleri halihazırda yayınlanmış bilgileri kullanıyor, bu da mevcut cinsiyet önyargılarını çoğaltabilecekleri ve güçlendirebilecekleri anlamına geliyor.
Hugging Face’in Araştırma Bilimcisi ve İklim Lideri Sasha Luccioni’nin de belirttiği gibi, “Yapay zeka önyargısı durduk yere gelmiyor – toplumlarımızda sürdürdüğümüz kalıplardan geliyor.”
BM Kadın Birimi İcra Direktörü Sima Bahous, 16-19 yaş arası genç erkeklerin yüzde 58’inin erkeklerin kadınlardan daha iyi siyasi liderler olduğuna inandığını gösteren yakın tarihli bir ankete atıfta bulunarak, “Genç erkeklerin tutumlarının geriye doğru gidiyor gibi görünmesi bizi özellikle endişelendirmelidir” dedi.
Bu tür görüşler bu kadar yaygınken, insanı taklit etme girişiminde bulunan yapay zekanın stereotipleri yeniden üretmesi şaşırtıcı olmamalı. Bloomberg’de veri görselleştirme gazetecisi olan Leonardo Nicoletti, “Yapay zeka sadece gerçek dünyada gördüğünüz stereotipleri veya eşitsizlikleri kopyalamakla kalmaz, aslında bunları şiddetlendirir” diyor.
‘Erkekliği şekillendiren baskın anlatıların yeniden çerçevelendirilmesi gerek‘
Zirvede tartışılan diğer konular arasında erkekliği şekillendiren baskın anlatıların, erkeklere toplumsal cinsiyet eşitliğinin doğrudan faydalarını fark etmeleri için ilham verecek şekilde nasıl yeniden çerçevelendirilmesi gerektiği de yer aldı.
American Institute for Boys and Men Başkanı Richard Reeves, “Şu anda geleneksel toplumsal cinsiyet eşitliği anlatısına ters düşen bir dizi toplumsal cinsiyet uçurumu var” dedi. Reeves, erkeklerin intihar riskinin daha yüksek olduğuna, eğitim performanslarının gerilediğine, ücretlerde durgunluk yaşandığına ve bazı işlerde temsil oranlarının düştüğüne dikkat çekti.
“Bir toplumda bir grubun karşı karşıya olduğu gerçek sorunlar varsa ve bu sorunların ana akım kurumlar tarafından doğrudan ele alındığını görmüyor ve duymuyorlarsa, bunlar şikayete dönüşebilir ve şikayetler silah haline getirilir” dedi. “Bu sorunları ciddiye alma sorumluluğumuz var.”
Reeves, kadınların geleneksel erkek mesleklerinde eşit bir şekilde yer almalarının “kesinlikle gerekli” olduğunu, ancak “en azından sınıflarımızda, psikoterapide, ruh sağlığına ilişkin mesleklerde erkeklerin payındaki düşüşü durdurmak” için eşdeğer çabaların da gerekli olduğunu söyledi.
“Erkeklerin daha iyisini yapmalarını, daha iyi olmalarını, daha iyi müttefikler olmalarını istiyorsak, erkeklerin ne olabileceğine dair, erkek olmanın yaşanmış gerçekliğine özgü olumlu bir vizyon sunmalıyız” diyen Washington Post köşe yazarı Christine Emba, erkeklerin çok çeşitli kariyer ve yaşam biçimlerini takip etmeye teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.