
Türkiye’de kadına yönelik taciz, şiddet ve kadın cinayetleri her geçen gün farklı saptın ölüm biçimleri ile hız kesmeden devam ediyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağı Platformu’nun Eylül 2024 raporuna göre bu ayda 34 kadın öldürüldü ve 20 şüpheli kadın ölümü var. Kadınlar %47’si evli olduğu erkek tarafından en çok evlerinde ateşli silahlar ile öldürülüyor.
Narin katliamının henüz daha aydınlatılmamışken, 4 Ekim Cuma günü Semih Çelik’in önce Ayşenur Halil’i (19) Eyüpsultan’da boğazını keserek öldürmesi aynı gün Edirnekapı’daki surlarda İkbal Uzuner’i (19) hunharca katletmesi kadın örgütlerinin öfkeli tepkisine neden oldu. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) Edirnekapı Surları önünde gösteri düzenledi. Onlarca ilde sokak gösterileri düzenledi.
KCDP:Suçlular sokaklarda geziyor. Kadınlar ölüyor. Kadınları öldürenler cezasız kalıyor.
Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK): Kimse Görevini Yapmadığı İçin Bu Ülkede Artık Bir Cinskırım Var!
EŞİK, 5 Ekim 2024, Cumartesi günü yayınladığı yazılı açıklamada şöyle dedi;
Son bir hafta içinde erkekler tarafından öldürülen Manavgat’ta Gülfer Öte, Didim’de Sibel Aygan, Karabük’te Gülsiye Ortakçı, Afyon’da Satı Aktan, Adıyaman’da Zeliha Kılavuz, Kars’ta Sıla M.; Van’da kaybolan Rojin Kabaiş, İstanbul Beyoğlu’nda sokak ortasında iki erkeğin cinsel saldırısına uğrayan İ.A.; Fatih’de vahşice katledilen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner… Kim bilir daha niceleri!
Yıllardır bu artık bir cinskırım diyoruz. Bu cinskırıma neden olanlar, kadın erkek eşitliğine karşı çıkıp kadınları değersizleştirmeye çalışanlar, 6284 sayılı kadına karşı şiddetle mücadele yasasına saldıranlar, İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuz çıkanlar, kadınlara karşı şiddeti kadınların çözmesi gereken bir sorun olarak görenler, iktidardan muhalefete kadınların eşitlik mücadelesine gözlerini kapatanlardır. Sorumlular, istatistik tutulmadığı, mevcut olanlar çarpıtıldığı, kamuoyundan ve basından gizlendiği için gerçek sayısını bir türlü öğrenemediğimiz kadın cinayetlerini ve şüpheli kadın ölümlerini gözden kaçırmaya çalışanlardır. Uluslararası sözleşmelerin, Anayasa’nın, yasaların açıkça zorunlu kıldığı sorumluluklarınızı yerine getirin ve derhal harekete geçin.
Farah Zeynep Abdullah: Dün kötüydü, bugün daha kötü… Çok korkuyorum daha da kötü olacak diye.
61. Altın Portakal Film Festivali’nde Başarı Ödülü olan oyuncu Farah Zeynep Abdullah, ödül töreninde yaptığı konuşmada; “Bugün gerçekten beynim almadı bu konuşmayı yapmayı çünkü çok fazla gündem var. Dün kötüydü, bugün daha kötü… Çok korkuyorum daha da kötü olacak diye. Kısa keseceğim. Ben bu ödülü izninizle bu erkekçiliğin ve erkeklerin egemen olduğu, henüz daha sektör bile diyemeyeceğimiz bu düzende var olmaya çalışan, konuşmaktan korkmayan, yorulan ama pes etmeyen kadınlar için almak istiyorum. Çok sağ olun. Daha çok konuşacak şeyimiz var.” diyerek kadına yönelik şiddete tepkisini gösterdi ve endişesini açıkladı.