Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan Sarah R. Akaaboune the Lily dergisinde “18 yaşında, yetişkinliğimi tanımlayacak bir seçimle karşı karşıyayım: Başörtüsü takmalı mıyım?” isimli bir yazı ele aldı.
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yaşayan Sarah R. Akaaboune “18 yaşında, yetişkinliğimi tanımlayacak bir seçimle karşı karşıyayım: Başörtüsü takmalı mıyım?” isimli bir yazı ele aldı.
Akaaboune Amerika’da başörtüsü takma seçiminin bir kadını yeniden tanımlayabileceğine ve başörtüsü takan birinin tek boyutlu bir kimliğe bürünebileceğine değindi. Yazısında başörtülü kadınların “öğretmen, anne ya da sağlık uzmanı değil, aksine, Müslüman Kız olarak basit bir takma ada” indirgenebileceğini söyledi.
Birinci nesil Amerikalı olarak tecrübelerini ve çekincelerini aktaran Akaaboune, çocukluğunun “babasının aksanıyla alay ve terörist şakalarıyla” geçtiğini ve “ortamdaki tek Müslüman” olduğunu belirtti. ABD’deki yaşamlarında annesinin işyerinde başörtüsü takmaktan korktuğunu ve başörtüsünün evde ibadet ederken ve Fas’a gittiklerinde takıldığını belirtti.
Akaaboune, “İslam’ın en derin göstergelerinden biri olan başörtüsü ağırlık taşıyor. Zamanla, pek çok kişiye – akranlara, öğretmenlere, komşulara – ben de her şeyden önce dinim ile, olduğumdan ziyade göründüğüm şey tarafından algılanacak hale geleceğim. Korkuyorum. Kaybetmek zorunda olduğum her şeyden korkuyorum” dedi.
Yazının tümüne ve orjinaline bu linkten erişebilirsiniz.