Meşru müdafaa hakkını kullanarak kendisine işkence eden Ramazan İpek’i öldüren Melek İpek’in yargılandığı davanın gerekçeli kararı açıklandı: “Meşru savunma sınırının aşılması mazur görülebilir.”
Jinnews’te yer alan habere göre, Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde hazırlanan kararda, “meşru savunma sınırını aşması hayatın olağan akışında beklenebilecek bir durum olup, kin ve öç alma güdüsü ile hareket edilmediği konusunda mahkememizde tam bir vicdani kanaat oluşmuştur” sözlerine yer verildi.
Meşru müdafaa sınırı aşıldı
5237 sayılı Kanunun 27. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez” hükmüne yer verildi. Kararda, “Bu durumda; kişinin maruz kaldığı saldırı nedeniyle içerisine düştüğü korku, telaş ve şaşkınlık dolayısıyla davranışlarını yönlendirme yeteneğinin ortadan kalkması söz konusu olacağından, meşru müdafaada sınırın aşılmasından dolayı kusurlu sayılamayacağı kabul edilir. Dolayısıyla burada belirleyici olan, maruz kalınan saldırının kişiyi içerisine düşürdüğü psikolojik durumdur” ifadeleri kullanıldı.
“Hukuk düzenini ilk ihlal eden saldırganın kendisi”
Kararda “sınırın aşılması konusunda failin o anda içerisinde bulunduğu ruh halinin adil bir tarzda göz önünde bulundurmak gerektiği” ifade edilirken “Yani failin niyeti, fiilin icra tarzına ve ruh haline göre ciddi bir saldırının defedilmesinden ziyade, kin duygusunu tatmine yönelik ise meşru müdafaanın sınırlarını aşma değil, ancak haksız tahrik söz konusu olabilecektir. Meşru müdafaada bulunan kişinin eylemi, saldırgan açısından haksız tahrik olarak değerlendirilemez. Zira hukuk düzenini ilk ihlal eden saldırganın kendisidir” denildi.
Sistematik şiddet vurgusu yapıldı
Ayrıca Ramazan İpek’in Melek’e işkence ettiğini, onur kırıcı şekilde davranıldığını ve ellerini kelepçelendiğinin anlatıldığı kararda, “Bu şekilde davranan sanığın uyguladığı sistematik şiddetin tekrarının muhakkak olduğu açıktır” da denildi.
‘Melek öç alma güdüsü ile hareket etmedi’
Kararda, “Sanığın niyetinin, fiilin icra tarzına ve ruh haline göre ciddi bir saldırının defedilmesinden ziyade sanığın uğradığı şiddetin oluşturduğu kin ve nefret duygusunu tatmine yönelik olarak kabul edilemez” sözlerine yer verildi. Melek’in “Ne de olsa meşru müdafaa halindeyim fırsat bu fırsat” iradesi ile yerde yatmakta olan maktule karşı fırsatı öfke ve gazap ile hareket etmediği belirtildi. Kararda “Sonrasında en hızlı şekilde 112 acil servis hattını arayarak olayı ihbar etmesi, söz konusu ihbar ile yardım talep etmesi hatta olayın gerçekleştiği evin ekipler tarafından bulunmasına yönelik görevlilere ısrarlı yer ve yön tarifinde bulunması hususları hep birlikte değerlendirildiğinde, sanığın öç alma güdüsü ile hareket etmediği yönünde tam bir kanaat edinilmiştir” diye belirtildi.