RTÜK tarafından hedef alınan gazeteci Çiğdem Toker köşesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 25 yıl önce söylediği “Halbuki demokrasi, sadece seçimlerden ibaret değildir” sözlerini hatırlatarak “Yayında sözlü olarak ifade ettim, bir de yazılı olarak tekrar edeyim: Demokrasi yalnızca sandıktan ibaret değildir” dedi.
Toker’e basın ve meslek örgütlerinden de destek geldi: “Basın ve ifade özgürlüğü nefes kadar gereklidir!”

Gazeteci Çiğdem Toker, Fox TV’de seçim sonuçlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede “Serbest seçimlerle bir siyasal iktidar el değiştirebilir mi sorusu artık kritik bir soru haline gelmiştir. Demokrasi sandıktan ibaret değildir. Demokratik protestoları kriminalize etmememiz lazım” demişti.
Toker bu sözlerinin ardından Çiğdem Toker bu sözleri nedeniyle iktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak, Takvim, Sabah, Yeni Akit ve A Haber gibi yayın organları tarafından hedef gösterilmiş, RTÜK de konuyla ilgili açıklama yapmıştı. Açıklamada, “Milli iradenin tecelli ettiği seçim günü akşamı FOX TV’de programcılardan Çiğdem Toker’in ‘Demokrasi sandıktan ibaret değildir’ şeklindeki açıklamaları ve yayının tamamı uzmanlarımız tarafından raporlaştırılmaya başlanmıştır. Raporun tekemmül etmesine müteakip ilk Üst Kurul toplantısında dosya karara bağlanmak üzere gündeme alınacaktır” denilmişti.
RTÜK, seçim gecesi yaptıkları yayınlara ilişkin Halk TV, Tele 1, KRT, TV 5, Flash Haber ve SZC TV hakkında inceleme başlatıldığını duyurdu. İncelemenin gerekçesi ‘halkı aşağılayan hakaret ve saldırılarla halkı küçük düşüren konuşmalara yer verilmesi’ olarak açıklandı. Fox TV’de Çiğdem Toker’in “Seçim, sandıklardan ibaret değildir” sözlerinin yer aldığı yayının raporlaştırıldığı açıklandı.
Toker’e destek açıklamaları
DİSK Basın-İş, Çiğdem Toker’in hedef gösterilmesini reddettiklerini belirterek “Toker’in seçim yayınında söylediği sözlerin arkasındayız. Basın ve ifade özgürlüğü nefes kadar gereklidir! Mücadelemiz yeni değil ve sürecek!” dedi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası ise “Evet, demokrasi sandıktan ibaret değildir” dedi ve Çiğdem Toker’in bu yöndeki beyanından sonra yaratılmak istenen dezenformasyonu kınadığını belirtti.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, “Kamu yararını gözetmek zorundaki gazeteciler halkın seçim dışındaki demokratik süreçlere katılımını, hukuk devletini ve adaleti de savunmak zorundadır” dedi, Toker’in hedef gösterilmesini kınadı ve meslektaşlarının yanında olduğunu kaydetti.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Temsilcisi Erol Önderoğlu da “Bir kısım gazetecilere iktidara yakın pozisyon alıyorlar diye dezenformasyon yaratma, yalan yayma hakkı tanınamaz” diyerek Toker’in hedef gösterilmesini kınadı.
‘Eğer demokrasi sandıktan ibaret olsaydı…’
Toker bugün T24’teki “Erdoğan: Demokrasi sadece seçimlerden ibaret değildir” başlıklı köşe yazısında, konuyu yeniden gündeme taşıdı. Çiğdem Toker, “Düşünce özgürlüğünün zaten özellikle şoke edici, rahatsızlık veren düşünce açıklamalarını güvence altına aldığını; AİHM ve AYM’nin, şiddet içermeyen, şiddete çağrı yapmayan her düşünce açıklamasını güvence altına alan sayısız kararı olduğunu hatırlatayım” diyerek şunları yazdı:
“Özetle, demokrasi sandıktan ibaret değildir. Eşit, adil, özgür bir demokrasiyi ancak yurttaşlara Anayasa ile güvence altına alınmış hakların, kâğıt üzerinde kalmadığı bir iklim sağlar. Eğer demokrasi sandıktan ibaret olsaydı ne anayasalara ne yasama organına ne yargısal denetime ne kuvvetler ayrılığına, ne de Anayasa ile güvence altına alınmış kişi hak ve özgürlüklerine gerek kalırdı.”
Kaynak: Evrensel, Sol, Yetkin Report