Belçika’da yapılan bir araştırmaya göre, anne karnındaki bebekler de doğrudan hava kirliliğinden etkileniyor.
Deccan Chronicle
Belçika Hasselt Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, fosil yakıtların atıklarından kaynaklanan hava kirliliğinden, anne karnındaki bebeklerin de etkilendiğini tespit etti.
Yapılan araştırmada, daha önce hiç sigara kullanmayan 25 kadının, hamilelik süreci boyunca anne ile bebek arasındaki besin ve oksijen alışverişini sağlayan plasenta denilen organı incelendi ve fetüsün bulunduğu kısımdaki her bir milimetreküpte binlerce “hava kirliliği partikülü” bulundu. Bilim insanları ilk kez, hamile kadınların soluduğu havadaki partiküllerin plasenta bariyerine sızabildiği gördü.
“Hava kirliliği, bebeklerde ömür boyu sürecek sonuçlara yol açıyor”
Araştırmanın yürütücüsü olan Tim Nawrot, ceninde oluşacak olumsuz etkilerin, ömür boyu sürecek sonuçları olduğunu belirterek, “Hava kirliliğini azaltmak hükümetlerin görevi, ancak insanlar en azından işlek caddelerden uzak durmalı” diye söyledi.
Aynı zamanda hava kirliliğine maruz kalan hamile kadınların düşük, erken doğum ve bebeklerin normalden çok daha zayıf doğmasına yol açabiliyor.
Türkiye Avrupa’da ilk sırada
Dünya Sağlık Örgütü’nün yaptığı araştırmaya göre, dünya nüfusunun yüzde 90’ı, hava kirliliğinin normal sınırlarının üstünde olduğu bölgelerde yaşıyor.
Hava kirliliğinin en yoğun yaşandığı ülkelerin başında, Çin yer alıyor. Çin, 2016 yılında Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği hava kirliliği sınırını 32 kat geçmişti. Aynı zamanda dünyada en çok karbondioksit salınımı yapan ülkeler sıralamasında da Çin, zirvede.
Asya ve Afrika ülkelerine göre hava kirliliğine maruz kalmada Avrupa ülkeleri daha iyi durumda. Türkiye ise Avrupa’da en fazla hava kirliliğine maruz kalınan ülkelerin arasında ilk sırada yer alıyor.