AKP’li milletvekillerince hazırlanan kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
Kadın örgütleri teklifte kadına yönelik suçlarda bazı tanımlamaların belirsiz kaldığına, ceza artırımlarının yetersiz olduğuna; hala bazı cezalarda, tutukluğun uygulanmayacağına, haliyle kadının korunmayacağına dikkat çekiyor.

AKP’li milletvekillerince hazırlanan TCK’de değişiklikler yapılarak düzenlenen kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
Kanun teklifinde yer alan 17 madde muhalefetin önerileri, önergeleri görmezden gelinerek, AKP ve MHP oylarıyla kabul edildi.
Maddelerin görüşmeleri sırasında tartışmalar yaşandı. Muhalefet partilerinden milletvekillerinin eleştirilerin başında İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması, uygulamadaki sorunlar, faillerin pişmanlıktan yararlanması gibi konular vardı.
İyi hal indirimi kaldırılacak
Kadına yönelik şiddetde iyi hal indirimi kaldırılacak. Bu kapsamda, TCK’daki takdiri indirim nedenleri sınırlandırılacak. Failin pişmanlık içermeyen davranışları, takdiri indirim nedeni olarak kabul edilmeyecek. Failin salt indirim almaya yönelik kılık ve kıyafetine özen göstermesi, takım elbise giymesi, kravat takması gibi duruşmadaki şekli tutum ve davranışları, takdiri indirim nedeni olarak dikkate alınmayacak. Takdiri indirim uygulanması halinde ise gerekçeleri kararda mutlaka gösterilecek.
Kanun teklifiyle kasten öldürme suçunun kadına karşı işlenmesi hali bu suçun nitelikli halleri arasına alındı. Yine basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek kasten yaralama suçunun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sının dört aydan altı ay hapse çıkarıldı.
İşkence suçu kadına karşı işlenmesi halinde cezanın 3 yıl olan alt sınırı 5 yıla çıkarıldı. Eziyet suçunun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırının iki yıl altı aydan az olamayacağı, çocuğa, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ya da gebe kadına karşı, üstsoy veya altsoya, babalık veya analığa ya da eşe veya boşandığı eşe karşı işlenmesi halinde, kişi hakkında üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilecek.
Kadına yönelik “tehdit” suçu işlenmesi halinde cezanın alt sınırının dokuz aydan az olamayacağı düzenlendi. Sağlıkta şiddete dair “kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi” suçunun konusu sağlık hizmeti olması halinde verilecek cezanın altıda biri oranına kadar arttırılması da düzenlendi.
Israrlı takip
Teklifle, “Israrlı takip” fiziken takip etmek, haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak, fiillerinin, mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da mağdurun kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olması hali suç olarak kabul edildi. Cezası da 6 aydan 2 yıla kadar hapis olarak belirlendi.
Kadına ve sağlıkçılara şiddet katalog suçlar kapsamında
Kadına ve sağlıkçılara uygulanan şiddet katalog suçlar kapsamına alındı. Yine teklifle, soruşturma ve kovuşturma evrelerinde özellikle şiddet mağduru kadınların istemleri halinde baro tarafından görevlendirilecek avukatın hukuki yardım ve desteğinden ücretsiz şekilde faydalanmaları düzenlendi.
Özel sağlık kurum ve kuruluşları ve vakıf üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar sebebiyle yapılacak adli soruşturmalar bakımından izin usulü getirilmekte ve izin verme yetkisi Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan Mesleki Sorumluluk Kurulu’na verilecek.
Kadın örgütleri ne diyor?
Kadın örgütleri teklifte kadına yönelik suçlarda bazı tanımlamaların belirsiz kaldığına, ceza artırımlarının yetersiz olduğuna; hâlâ bazı cezalarda, tutukluğun uygulanmayacağına, haliyle kadının korunmayacağına dikkat çekiyor.
En önemli eleştirilerin başında, teklifte yer alan pek çok konunun Erdoğan’ın kararı ile feshedilen İstanbul Sözleşmesi’nde yer alıyor oluşu geliyor. Kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’nin tekrar imzalanmasını, 6284 sayılı kanunda yer alan maddelerin uygulanmasını istiyor.
Kaynak: DHA, Evrensel