Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılandığı davada 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Fincancı’nın tahliyesine karar verdi.

TTB Başkanı Fincancı hakkında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kimyasal silah kullandığına yönelik iddiaları yorumlarken yaptığı açıklamalar gerekçe gösterilerek “basın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.
İktidarın hedef gösterdiği Fincancı’ya bugünkü duruşmada ‘örgüt propagandası yapmak’ suçundan iki yıl sekiz ay 15 gün hapis cezası verildi ve tahliyesine hükmedildi.
Fincancı, Bakırköy Cezaevi önünde sloganlar, alkışlar ve çiçeklerle karşılandı. Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu cezaevi çıkışında Fincancı’yla birlikte çektikleri bir fotoğrafı sosyal medyada paylaşarak, “Şebnem’i aldık. Mücella, Mine, Çiğdem, Gültan, Nevin, Hülya, Figen, Sebahat ve daha nice yol arkadaşımızı almak için mücadeleye kaldığımız yerden devam. Çünkü kadın dayanışmamız yaşatır” dedi.
Fincancı, cezaevi çıkışında basın emekçilerine teşekkür ederek, kısaca şunları kaydetti:
“Sevgili basın emekçileri öncelikle size dayanışmanız için teşekkür ediyorum. En başından beri bütün baskılara rağmen haber yapmaya gayretiniz gerçekten çok kıymetli. Tabi, haber yapamayanlar, sesini çıkaramayanları da bir kenara koyuyoruz elbette. Bugün de duruşmada söyledim; korkunun ecele faydası yok. Ne gördüysek, hakikat neyse onu paylaşmak, biz hekimlerin sorumluluğu olduğu gibi sizlerin de bunu kamuoyuna iletme sorumluluğu olduğunu unutmamak gerekiyor. Bugünler geçtiğinde sorumluluğunu yerine getirmiş ve getirmemiş olanları hep birlikte göreceğiz. O yüzden ben bu sorumluluğu yerine getiren ve bizlerle dayanışma içinde olan bu mücadelede yol arkadaşı olanlara teşekkür ediyorum.”
“Biz mücadeleyi kazanmadan bırakmayanlarız”
Fincancı sonrasında Bakırköy Cezaevi’nden İstanbul Tabip Odası’na geçerek meslektaşlarıyla buluştu ve teşekkür etti: “Aslında bugünkü sonuç sizin bu güçlü, bitmeyen, dirençli dayanışmanızdan ve inadınızdan geliyor.“
Dayanışmayı kararlılıkla sürdüren tüm meslektaşlarına hitap eden Fincancı şöyle devam etti: “Hepiniz bu gücü bilerek, bu mücadeleyi inatla sürdürerek sağlıkta dönüşüm denen çöpü de hak ettiği yere, tarihin çöplüğüne hep beraber gömeceğiz. Onlar bunu biliyor ve korkuyorlar. Korkmaya devam etsinler bence. Biz mücadeleyi kazanmadan bırakmayanlarız. Bu dayanışmayı beni alana kadar sürdürdüğünüz için hepinize tekrar yüreğimi açıyorum. Her birinizi, tek tek yüreğinizden öpüyorum.”
Türkiye’nin TTB gibi bir örgüt olduğu için şanslı sayıldığını belirten Fincancı şunları söyledi: “Biz mücadeleyi kazanmadan bırakmayanlardanız. Birlikte aklımızla, birlikle ellerimizle, birlikte aklımız, birlikte yüreğimizle mücadeleye devam. İyi ki varsınız, iyi ki varız, iyi ki bu meslek örgütü var. Aslında Türkiye çok şanslı. Çünkü Türkiye’de hekimliğin değerini bilen, bir yaşam biçimi, mücadele alanı ve bunu da kendisini değil, ötekini öne alarak, onu düşünerek yapan hekimler olduğunu bilmeliler ve hissetmeliler. Danışmanın daha da güçlenerek büyüyeceğini ve sonunda kazananlar olacağımızı biliyoruz.“