Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) ve Boyner Grup, deprem sonrası kadınlar ve çocuklar için güvenli alanlar sağlama amacıyla Mor Yerleşke projesini hayata geçirdi. 9 ilde 30 merkeze ulaşan Mor Yerleşkeler ile 28 binden fazla kadın ve çocuğa ulaşıldı.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) ve Boyner Grup’un deprem bölgesinde hayata geçirdiği Mor Yerleşke projesinde 28 binden fazla bin kadın ve çocuğa ulaşıldı.
Emzirme odaları, çocuklar için aktivite alanları, psikolojik danışmanlık gibi destekleri barındıran yapılar ile depremden etkilenen kadınların, çocukların ve engelli bireylerin koşullarının iyileştirilmesi hedeflenen projede, psikolojik açıdan güvenli alanlar oluşturulması planlanıyor.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) ve Boyner Grup, 9 ilde 30 merkeze ulaşan Mor Yerleşke projesi kapsamında projenin Adıyaman durağına bir ziyaret düzenledi.
Adıyaman’daki Mor Yerleşke’yi ziyaret eden Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, “Gönül isterdi ki bir yılın ardından, normale dönen hayatları, yeniden inşa edilen şehirleri ve sarılan yaraları konuşalım. Depremin üzerinden koskoca 1 yıl geçmesine rağmen hala bölge insanının temel ihtiyaçlarını ve bu ihtiyaçlara ulaşmadaki zorluklarını konuşuyoruz. Ancak bunlar, ne iyileşmeye olan umudumuzu ne de hayatlarımızı yeniden inşa edileceğimize olan inancımızı azaltmıyor” diye konuştu.
Şu anda 11 yerleşkede destek veriyor

Bu yolculuklarının temelinde dayanışma olduğunu belirten Boyner, “Yol arkadaşımız ise TKDF oldu. Biz bölgede uzun süreli ve kalıcı bir çalışmayı hedeflerken, Mor Yerleşke projesine dahil olduk. Şu an 11 yerleşkedeyiz ve geride bıraktığımız 1 yıl içerisinde 3 binden fazla kadın ve çocuğa ulaştık. Ancak bu rakamların yeterli olmadığını görüyoruz. Önümüzdeki günlerde sivil toplum örgütleri ve özel sektörün bir araya gelerek, hayata geçirdiği projeleri nasıl daha verimli ve kapsamlı hale getirebileceğimizi planlamamız lazım” ifadelerini kullandı.
Deprem bölgesinde kadınlar için şiddetten arındırılmış güvenli alanlar yaratırken, aynı anda psikososyal merkezi olarak bölgede binlerce hamile kadın olmasından dolay her merkezde bir psikolog, bir ebe, hemşire, sosyal hizmetler sorumlusu ve bir çocuk gelişimcinin olmasını planlandıklarını aktaran TKDF Başkanı Canan Güllü, ‘’Bu yerleşkelerde, mama ihtiyacından psikolojik desteğine kadar kapımızı onlara açtık. Emzirme odasından başlayarak çocuk gelişimciler için eğitimleri sürdürülebilir bir merkez oluşturduk. Bugün bölgede Mor Yerleşke sayımız 30’a ulaştı. Mor Yerleşke’ye başvuran erkek depremzedelerimiz de oldu ve onlara da hizmet verdik” diye konuştu.
‘Çocuklar psikolojik zorluklar yaşıyor
Kendisi de depremzede olan psikolog Elif Erdoğan, 8 ayda 187 kadına en az 10 seans danışmanlık verdiğini, 120 çocukla da bireysel ve oyun terapilerinin sürdüğünü anlatıyor: “Çocuklar oyunlarına hala depremi yansıtıyor. Ambulansla enkazdan insan taşıma ya da birbirine sarılıp sallanarak depremcilik oynama gibi. Artçılar yaşandıkça ya da yıldönümü yaklaştıkça herkesin deprem travması tetikleniyor.”
Mor Yerleşke, afet sonrasının ekonomik, fiziksel ve duygusal yükünün yanı sıra çocukların bakım yükünü taşıyan kadınların yeniden hayata tutunmasında da kritik rol oynuyor.
Mor Yerleşkeden yararlanan depremzede Aslı Bozkurt, 3 çocuğu bulunduğunu ve 7 aylık hamile olduğunu belirterek, “Depremde bir kızımla saatlerce enkaz altında kaldım. Bu yüzden özellikle enkaz altında kalan çocuğumda psikolojik süreçlerde zorluklar yaşadık. Mor Yerleşke sayesinde hayata yeniden tutunduk” ifadelerini kullandı.
Depremde evleri yıkılan Bedriye Arslan ise eşi ve 3 çocuğuyla kurtulduklarını belirterek, “Engelli çocuğum depremden sonra psikolojik olarak zor süreçler geçirdi ve asileşti. Oğlum engelli olduğu için kiralık ev bulmakta da çok zorlandık. Depremin 7 ayında Mor Yerleşke ile tanıştım ve hem kendim için hem de çocuklarım için psikolojik destek almaya başladık” dedi.
İki çocuk annesi Ayşe Güler de hem fiziksel hem de psikolojik şiddete maruz kaldığını belirterek, şunları söyledi: “Bireysel psikologlardan aldığım desteklerle yeniden hayata tutundum. İnsanlar 1 sene geçti her şey düzeldi sanıyor ama öyle değil. Bizim hala temel malzemelere ihtiyacımız var. İş yok, eşleri çalışamayan, tek başına çocuklarına bakmak zorunda olan insanlar var. Bu yüzden bizi unutmayın.”
Kaynak: Dünya, Milliyet