Sarıyer’de yolda yürürken, motosikletle yanından geçen bir erkeğin tacizine uğrayan, SES Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu ekibinden Asmin Ayçe, saldırganın yakalanıp cezalandırılması için yargıya başvurdu.
Bir erkeğin kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu sosyal medyada ifşa eden SES Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu ekibinden Asmin Ayçe. failin cezalandırılması için yargıya başvurdu.
Bu süreçte kadın arkadaşlarının gösterdiği dayanışma sayesinde güçlü kalabildiğini ifade eden Asmin, saldırganın yakalanması için var gücüyle mücadele edeceğini söylüyor.
Motosiklet sürücüsü bir erkek, 30 Nisan Pazar akşamı İstanbul Sarıyer’de SES Eşitlik, Adalet Kadın Platformu ekibimizden Asmin Ayçe’ye cinsel saldırıda bulundu.
Asmin, saldırıya iterek karşılık verse de erkek sürücü motosikletiyle uzaklaştı.
Asmin yaşadığı saldırıyı şöyle anlattı:
“İstanbul Sarıyer’de evime doğru yürürken motorsikletli bir erkek tarafından taciz edildim. O anda yaşadığım tüm korkuya rağmen tacizciyi hızlı refleksle ittim. Bence bu refleksi bugüne kadar yaşadığımız tüm baskıların, şiddetin ve tacizin getirdiği öfkeyle oluşturabildim. Çünkü aklımızın bir köşesinde hep her an başımıza bir şey gelebilir düşüncesi var. Olayın ardından sokakta olan iki erkek bana yardımcı olmadı. Ağlamama, bağırmama rağmen sokaktan geçen ve olayı gören iki erkeğin bana yardım etmemesi beni daha da öfkelendirdi. Bana yardım etmek için plakaya bile bakabilirlerdi.”
Cinsel saldırı akabinde kendisine başka bir kadının yardım ettiğini anlatan Asmin, “Ardından binadan sesimi duyan bir kadın aşağı indi ve ban a su verdi, beni sakinleştirdi. Hemen saate bakmamızı söyledi ve kamera kayıtları var mı diye bakmamız gerektiğini hatırlattı. Aslında o kadının benimle ilk anda yaptığı o dayanışma benim bu tacize sessiz kalmamam ve ses çıkarabilmem için ilk adım oldu. Beni daha iyi ve güçlü hissettirdi. Sakinleşmemin ardından evime geçtim hemen. Kadın arkadaşlarımı aradım ve onlar da beni sakinleştirip kendime getirdiler. Onlarla şimdi ne yapmam gerektiğini ve nasıl bir süreç izlemek gerektiğini konuştuk. Belki bunları paylaşmak başka kadınlar için de faydalı olur.”
Kamera kayıtlarına ulaştı, suç duyurusunda bulundu
Asmin., kendisine cinsel saldırıda bulunan erkeğin cezalandırılması için kamera görüntülerine ulaştı. A.K., Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne suç duyurusunda bulundu.
“Beni taciz eden tacizciyi bulabilmemiz için plakayı belirleyebilmek de çok önemli, biz kamera kayıtlarına ulaşmamıza rağmen henüz belirleyemedik. Ancak olayın olduğu bölgede birçok kamera var ve eminim o kameralardan plaka bulunabilir. Bunun için de aslında görev polis ve savcılığa düşüyor.”
Asmin, hukuksal sürecin işlemesi için kamusal baskı yaratmak istediğini, bunun için de sosyal medyayı kullandığını anlattı:
“Hukuksal sürecin işlemesi için kamusal baskı yaratmak istiyorum. Çünkü maalesef hukuka güvenmiyorum. Sistemin tacize uğrayan kadınları değil, erkeği koruduğunu defalarca gördük. Bu da ben de ister istemez bir güvensizlik oluşturuyor. Ayrıca karakola gittiğimdeki muamele bile legal sürecin ilk aşamasında dahi ne kadar yalnız olduğumu hissettirdi bana. Bu sebeple yanımda olan kadın arkadaşlarımla süreci nasıl ilerletmem gerektiğimi, benim de mental iyiliğimi düşünerek planladık. Sosyal medyada ve diğer medya kanallarında olanları yaymaya karar verdim. Gazetecilik ve medya alanında çalıştığım için şanslıyım çünkü kime ulaşmam nasıl ulaşmam gerektiğini biliyorum. Ayrıca kadın arkadaşlarım da yayılması konusunda çok destek oldular. Neyi nasıl yazmalıyım konusunda özellikle; kadınları tetiklemeden, destekleyici ve aynı zamanda süreç nasıl ilerlemeliyi başka kadınlara da gösterecek bir dil oluşturmaya çalıştık.
Devleti bu süreçte maalesef yanımda hissetmiyorum, bir hafta olacak olaya olalı, daha ortada ne bir plaka var ne bir şey. Ben kendi çabalarımla böyle yayarak arıyorum kendi hakkımı. Polisin işini ben ve arkadaşlarım yapıyor maalesef. Ama peşini bırakmayacağım çünkü adalet sağlanmadan ben kendimi güvende hissetmeyeceğim. Sokağa çıkıp acaba tacizciyle kendi mahallemde karşılaşır mıyım diye düşünmek istemiyorum. O yüzden peşini bırakmayacağım, umarım bu içi boşaltılmış adalet kurumu bizim taleplerimizle doldurulur. İstanbul Sözleşmesi geri gelmeli ve uygulanmalı, çünkü ne kadar ihtiyacımız olduğunu yaşayarak deneyimliyorum.”
Sürecin ardından da Türkiye’deki ve yurtdışındaki kadın arkadaşlarından büyük destek alan Asmin’e gelen dayanışma mesajlarından bazıları şöyle:
“Kadınların gerçeği bu, eve giderken dikkatli olmak zorunda kalmak ve güvende hissetmemek. Sokakta yürürken bir erkeğin size rızanız olmadan dokunma gücüne sahip olduğunu düşünmesi. Bu Türkiye’de arkadaşımın başına geldi ama bu hikaye dünyanın farklı yerlerinde her gün tekrarlanıyor. En zor kısmı sadece istismar değil, onun çığlıklarını duyan ve bu konuda hiçbir şey yapmayan insanların sessizliği. Ayrıca polisin sizi korumadığını bilmek.”