Hamas ve İsrail ordusu arasındaki çatışmaların başlamasından birkaç gün önce, Filistinli ve İsrailli kadınlar Kudüs’te barış için yürümek ve müzakere masasında kadınların da yer alması için çağrıda bulunmak üzere güçlerini birleştirdi. Yürüyüş İsrailli Women Wage Peace ve Filistinli Women of the Sun grupları tarafından organize edildi.
İnsan hakları grubu B’Tselem’in yönetim kurulu üyesi olan ve işgal karşıtı Women Wage Peace grubu üyesi Vivian Silver, Hamas saldırısının ardından ulaşılamıyor.
Hamas ve İsrail ordusu arasındaki çatışmaların başlamasından birkaç gün önce, yüzlerce Filistinli ve İsrailli kadın Kudüs’te ve işgal altındaki Batı Şeria’da bir araya gelerek İsrail-Filistin çatışmasının sona erdirilmesi çağrısında bulundu.
Filistinli bir aktivist ve Alliance for Middle East Peace STK’sının yöneticisi Huda Abu Arqoub, katılımcılar Kudüs’te toplanırken AFP’ye yaptığı açıklamada, “Çocuklarımızın ölmek yerine hayatta olmasını istiyoruz,” dedi.
Önce Kudüs’te toplanan protestocular daha sonra Batı Şeria’da yürüyüşe geçti. Protestoya katılanlar çatışmanın görüşmeler yoluyla sona erdirilmesini istediklerini söylüyor. Ancak katılımcılar, Batı Şeria’dan Kudüs’e giriş izni alamadıkları için çok sayıda Filistinli kadının eyleme katılamadığını belirtiyor.
Alliance for Middle East Peace, Çarşamba günkü mitingi düzenleyen Women Wage Peace ve Women of the Sun adlı iki kadın derneğini temsil ediyor.
Burada olmaktan ve biz Filistinli kadınların yalnız olmadığını ve cinayetlere son vermek isteyen pek çok kadın olduğunu hissettiğim için çok mutluyum.
-Beytüllahimli bir Filistinli olan Yasmeen Soud Kudüs’teki gösteriye katıldı.
Women Wage Peace koordinatörlerinden Pascale Chen, çatışmanın görüşmeler yoluyla sona erdirilmesini istediklerini söyledi.
İsrailli ve Filistinli anneler, iki lideri, diplomatik bir anlaşmaya varmak üzere müzakere masasına dönmeye çağırıyor.
-Pascale Chen
Kadınların protestosundan birkaç gün sonra Hamas, İsrail’in güneyinde 1.200 kişinin ölümüne ve 2.700’den fazla kişinin yaralanmasına neden olan bir saldırı başlattı. İsrail savaş ilan ederek Gazze’ye hava saldırıları başlattı ve şu ana kadar 1.055 kişi öldü, 5.000’den fazla kişi de yaralandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, 16 yıllık ezici kısıtlamaların ardından koşulların zaten vahim olduğu Gazze’deki durumun daha da kötüleşeceği uyarısında bulundu.
Uluslararası hukuka göre Gazze’işgalci güç olan İsrailli yetkililer, halkın temel ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamakla yükümlü. Bunun yerine 2007’den bu yana Gazze’yi bir “açık hava hapishanesi” olarak yönetiyor, kapsamlı kısıtlamalar getiriyorlar. Hafta sonu gerçekleşen saldırıların ardından yetkililer şimdi bu hapishane duvarlarını daha da sıkı kapatıyor.
-Akshaya Kumar, Kriz Savunuculuğu Direktörü, İnsan Hakları İzleme Örgütü
Önde gelen İsrailli barış aktivisti Vivian Silver saldırının ardından kayıp
İsrailli barış aktivisti ve İsrail’in en büyük insan hakları örgütü B’Tselem’in eski yönetim kurulu üyesi, saldırının ardından kayıplara karıştı.
Vivian Silver, İsrail ile Gazze arasındaki sınıra yakın bir kibbutz olan Beeri’de yaşıyor. Cumartesi günü Hamas’ın kara, hava ve deniz yoluyla İsrail’e akın etmesiyle burası bir savaş alanına dönüştü.
Devam eden saldırılarda yaklaşık 800 İsraillinin öldüğü teyit edilirken, Filistinli gruplar Hamas ve İslami Cihad, Gazze’de 130 kadar kişiyi esir aldığını söylüyor.
Oğlu Yonatan, onun nerede olduğuna dair herhangi bir ipucu bulmak için çabalıyor: “Cumartesi gününden beri annemden haber alamıyoruz. Negev’deki Bedevi meslektaşlarına ve bağlantılarına başvurduk ama kimse gerçekten Gazze’ye kaçırılıp kaçırılmadığını bilmiyor.”